GEZİYORUM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
GEZİYORUM etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Pazartesi, Nisan 21, 2008

YAKINDAKİ GÜZELLİK VE PASTA KURSUMUZ..



Pastacı bloguna bahar geldi :) Sevgili Betül (Betül Aytaç) bahar başlığımı hazırlarken , bahar düğünü konseptini kullanmış.. Bu fikir çok hoşuma gitti.. Yakınlarda düğün olmayacak ama düğün bir çok şeyi temsil edebilir bence.. Mutluluk, yenilik, bahar, neşe, saflık, sevgi gibi.. Bu güzel çalışma için Betül'e tekrar teşekkür ediyorum..

Bu güzel manzara ise hafta sonu rehabilitasyonumuza ait :) Eşimle her sene düzenli olarak Assos'a gitmeyi çok severiz. Bu sene bir türlü fırsat ve imkan bulup Assos'a gidemedik. Ama çokta denize ve doğaya gitmeyi istiyoruz, bunun üzerine eşim derin araştırmalara girip bizi kısa sürede mutlu edecek bir progam hazırladı . Belki bir çoğunuz çok iyi biliyorsunuzdur, biz ilk defa gittik, Şile'ye yol aldık..

Şile, İstanbul şehir merkezine gerçekten çok yakın. İstanbul'a bağlı olsada sanki biz Şile'ye varınca başka bir şehire gelmişiz gibi hissettik. Pazar sabahı Şiledeydik, hemen keşfe daldık. Dolaşmalarımız sonucunda Limana vardık. Fotoğrafta görülen Şile Limanından bir kesit. Burası yarım ada gibi, tam bir balıkçı cenneti. Oyun alanları, balıkçılar, deniz, sahil,kahvaltı yapabilme imkanı, yürüyüş zevki ile bence çok değerli bir ortam. Biz gerçekten çok sevdik. Aklımızda yokken gece konaklamaya karar verdik. Temiz oksijen ile aylar sonra iyi bir uyku uyuyabildim. Pazartesi öğlen ise geri döndük, yani tam bir gün Şile'de kaldık. Ama bize bir hafta gibi geldi..

Yakın zamanda Ağva'yı keşfetmeyi planlıyoruz :)






Cumartesi günü ise Akatlarda ki Eye's Pasta Malzemeleri dükkanında gerçekleştirdiğimiz neşeli pasta kursumuz vardı :) Neşeli diyorum çünkü gerçekten saatler çok çabuk geçti.. Yine bana planladığımız süre yetmedi. Fotoğrafta da gördüğünüz gibi katılımcıların yakınları devamlı telefonla arayıp "daha bitmedimi daha bitmedimi " diye sormaya hatta bizzat gelip "hadii" demeye başladılar :)


Pasta kursumuzda, pandispanya ve ganaş yapımını, pandispanyanın katlandırılması ve pastamızın alt yapısını oluşturmayı, şeker hamuru yapımını, modelleme hamurundan gül yapımını, pastamızı şeker hamuru ile kaplayıp süslemesini (fırfır, kurdele) çalıştık. Katılan herkese tekrar çok teşekkür ediyorum ve sevgilerimi gönderiyorum..




























Herkese sevgilerimle..

Perşembe, Ocak 03, 2008

2008..


Blog ihmale gelmez.. Bazen sesim soluğum kesiliyor, farkındayım. Hemen kısa bir özetimi geçiyorum :)

Hem Bayram hem yılbaşı beni seyahat etme, biryere gitme içgüdüsüyle devamlı rahatsız edip durdu..Bayramın son 2 günü İzmir'e, yılbaşında ise Bursa'ya gittik. Bu arada birkaç gün İstanbul'a gelip siparişlerimi ve işlerimi hallettim.

Bursa çok güzeldi. Hayatımda ilk defa kayak yapmaya çalıştım. Dağları ve karı oldum olası çok sevmişimdir. Üniversitede dağcılık yapmıştım (biraz) ama Uludağ ve karların üzerinde olma keyfi gerçekten çok farklıymış. Gerçi ben daha kayamıyorum ama çabuk öğrenirmişim diyorlar :) Umarım öğrenebilirim.

Artık evimize döndük ama benim kalbim dağlarda kaldı.

En yakın zamanda tariflerle görüşmek üzere..


herkese sevgiler..

Pazar, Eylül 09, 2007

FRAMBUAZLI FIRINLANMIŞ TART, LİMONLU BRULE , PEYNİRLİ & SEBZELİ SUFLE VE BENDEN..


























Bundan 5-6 ay önceki yazılarıma veya 2 sene önceki fotoğraflarıma baktığımda çok eğleniyor ve mutlu oluyorum..sebebi ise internette yer alan bu sayfaların aynı zamanda benim günlüğüm olması, paylaştığım tarifler, fotoğraflar, yazılar ve yerler..bunlar benim yüzümü güldürüyor ve bazı yaşadıklarımı tekrar hatırlamamı sağlıyor..bundan 4-5 sene sonra bu sayfaları dolaşırken içimde kelebekler uçacak, geçmiş günleri tekrar hatırlayacağım, yorumları okuyup gözlerimin yaşarmasına engel olamayacağım..

İşte ben bunun için paylaşabildiğim çoğu şeyi burada paylaşıyorum..aynı zamanda benim bir parçam, bir yaşanmışlığım, bir hatırlatma, ilerisi için iz bırakabilme ortamım.. Umarım okuyucularımda, yaşadıklarımı paylaşmayı kabul edenlerde bu gözlüklerle sayfamı takip edebilirler.. Aksi takdirde gerçekten bazı şeyler beni sebepsiz çok üzüyor..

























Kafanızı fazla şişirmeden hemen tariflere geçmek istiyorum :) Sadece kendi kendime bir ön giriş yapıp hatırlatmada bulunmak istedim, dediğim gibi bundan 4-5 yıl sonra bu satırları tekrar okurken hislerime engel olamamak istiyorum..

Burada yer alacak tarifler Fransız mutfağından, tarifler tamamen şeflere aittir.

FRAMBUAZLI TART VE LİMONLU BRULE

Tart hamuru için ;



  • 20 gr un
  • 10 gr tereyağı(soğuk)
  • 10 gr tozşeker
  • 1 yumurta (oda sıcaklığında)

Tüm malzemeleri karıştırıp yoğurarak hamur haline getirelim. Tartölet kalıplarına paylaştırarak üzerilerine kabarmamaları için yağlı pişirme kağıtları kesip ağırlık yapacak bakliyat ile pişirelim. (180 derecede)

İç harcı ;

  • 25 gr frambuaz
  • 10 gr tozşeker
  • 30 gr badem tozu
  • 1 yumurta beyazı
  • 1 yumurta sarısı

Tozşeker ve yumurta akını kar haline gelene kadar çırpalım. Ayrı bir kapta yumurta sarısı ile badem tozunu çırpalım. İki karışımı birleştirip tahta kaşık ile şöyle bir alttan üste doğru karıştıralım. Karışama frambuazları ilave edip önceden pişirdiğimiz tartöletlerin üzerilerine paylaştırıp 10 dakika daha 180 derece pişirelim.

Limonlu Brule için ;

  • 1 limonun kabuğunun rendesi
  • 30 gr tozşeker
  • 2 yumurta sarısı
  • 15 ml süt
  • 15 ml sıvı krema

Tüm malzemeyi bir kabın içerisinde iyice karıştıralım. Seramik sufle kaplarımıza veya fırına dayanıklı cam kaselerimize karışımızı paylaştıralım. Fırınımızı 180 derecede ayarlayalım, kaplarımızı fırın tepsimize dizelim ve tepsinin dibine çok az su dolduralım.

Önceden ısıttığımız fırınımızda 25 dakika kadar pişirelim. Servis ederken taze frambuazlar ile süsleyebilirsiniz..



























SEBZELİ VE PEYNİRLİ SUFLE

  • 20 gr rokfor peyniri
  • 50 gr ıspanak
  • 50 gr karışık garnitür
  • 10 gr bree peyniri
  • 2 adet yumurta
  • 4 cl krema
  • 20 gr un
  • az kabartma
  • 5 gr tereyağı


Ispanaklar doğranıp tereyağı ile sotelenir ve bir kenarda soğumaya bırakılır.
Yumurta akı çırpılarak kar haline getirilir, üzerine krema ve un ilave edilir. Peynirler rendelenir. Eğer bree peynirini bulamazsanız, taze kaşar peyniri kullanabilirsiniz.
Bir adet yumurta sarısı ilave edilir. Sebzeler ilave edilip biraz kabartma tozu ilave edilir.
Sufle kaplarına karışım paylaştırılır. Önceden 200 derecede ısıtılmış fırında yaklaşık 15 dakika pişirilip sıcak servis yapılır.

Not: Tarifleri , ilgileri ve mutfaklarını bize memnuniyetle açtıkları için Belek Rixos oteline ve Şef Zafer Usta, Şef Hanifi usta ve Şef Hüseyin ustaya tekrar çok teşekkür ediyorum..





















Tatil dönüşü inanılmaz şıkışmıştım, 6-7 saat içerisinde yetiştirmem gereken 550 adet düğün kurabiyesi vardı. Tek başıma bu işin altından kalkmam imkansızdı..

Yolda yürürken bile birbirlerine saygılı olmayan, sevgiyi unutan, hiç bir şekilde birbirlerine dayanamayan insanların sayısının arttığı bu dünyada beni inanılmaz duygulandıran, duygularımı kilitleyen arkadaşlarıma gönülden tekrar teşekkür ediyorum.. Yeryüzünde yaşayan melekler olarak görüyorum sizleri.. İyi ki varsınız :) ve herkesin hayatına sizin gibi meleklerin girmesini gönülden diliyorum..

Ruh lezzeti..

Herkese sevgilerimle..

Çarşamba, Eylül 05, 2007

TATİL KARELERİ..



















Tatilden döndük :) Tatiller güzeldir, kafanız dayılır, başka bir atmosferi koklarız ve sonra yuvamıza geri döneriz..

Yuvamıza dönüş yapmadan önce yaşadıklarımızı yansıtabildiğim kadarı ile paylaşmak istiyorum ;

Kumsalda Yağmur ile etkinlikler yaptık. Kumlardan düzgün taşları ve deniz kabuklarını toplayıp pastel boyalarımız ile üzerlerine resimler yaptık ve boyadık :)



















Burası odamızdan görenen suni güzellikteki manzaramız. Truva şehrini yansıtmaya çalışmışlar..

Diğeri ise benim çok beğendiğim Fransız sokağı. Buradaki favorim Fransız butik pastanesi şeklindeki Cafe Wien'di.. oradaki şahaserler alttaki fotoğraflarda yer alıyor :)


















Kaldığımız otelde akşamları su dansı (dancing water) gösterisi oluyordu, Yağmur ile en çok bu gösterilerden keyif aldık..

Su gösterisinden sonra Amfi tiyartoda farklı ve güzel gösteriler oluyordu.. Uzak doğu felsefesinin işlendiği bir gösteriden alıntı..




















Evet, şeflerle tanıştım ve mutfaklarına girdim :)))) İnanılmaz keyifli ve bana göre huzur vericiydi..

Yukarıdaki mutfak manzaraları öğle yemeğinden sonra akşam menüsünü hazırlayan sıcak bölümü..


















Burası ise mutfak hayalini kurduğum pastane bölümü. Gerçekten pastane bölümünün ürünleri çok başarılı ve lezzetliydi.. Tarifler bir sonraki yazıda :)


















İşte Fransız sokağındaki Cafe Wien ve benim Limonlu Brule yiyişim.. Tarifi gelecek..



















Hazırlanışını seyrettiğim enfes macaronlar.. Ve Cafe Wien'den sunum manzarıları..


















Şefin bana enfes bir çikolatalı pasta dilimi sunuşu ve enfes damla çikolatalı kurabiyeler, fonda ise elmalı brownieler..























Yukarıdaki lezzetlere yazacak ve söylecek söz bulamıyorum..


















Pastalardan sonra en çok eğlendiyim Aqua Troy Park .. Ben bu sevimlileri inanılmaz çok sevdim.. Eğer fotoğrafçıları daha sevimli olsaydı şimdi başbaşa pozlarımız olacaktı :)


















Ve yunuslar !!! Bu pozu yakalayabilmek için ne kadar uğraştığımı anlatamam ama sonunda istediğim görüntüyü sanırım yakalayabildim :)

Ve yunuslar resim yaptılar ..

Biraz yorgunum,şimdilik müsade istiyorum ama daha paylaşacak çok şeyim var..



Herkese sevgilerimle..

Pazar, Eylül 02, 2007

HALA TATİLDEYİM..

























Herkese merhaba,
Dergi için fotoğraf ve tarif göndermek için internet'e girdiğimde , bloguma birşeyler yazmadan çıkıp gitmek istemedim..
Doğal olarak tatiller güzeldir ama çalışmakta çok güzeldir :) Ben bulunduğumuz otelde boş durmayıp mutfaklarını gezdim, şefler ile tanıştım ve tarifler aldım :) İstanbul'a döndüğümde pek çok paylaşımım sizleri bekliyor olacak..
Herkese sevgilerimle..

Çarşamba, Haziran 27, 2007

BAKE SHOP - BEŞİKTAŞ

























Yağmur ile elele verip merak ve heyecan içerisinde Ayşem'in yeni işyerine doğru ilerlerken , bu kadar etkileneceğimi hiç beklemiyordum.. Beşiktaş Cumartesi pazarının kurulduğu eski sokağın başına kafamı şöyle bir uzatıp bakmamla , o güzel tenteyi görüşüm bir oldu.. Sanki İtalya veya Fransa'da ki ara bir sokakta butik bir pastaneye gelmiş gibi hissettim kendimi.. Kesinlikle yeşil nostaljik tante fikri ve arnavut kaldırımları beni inanılmaz etkileyen görüntüler oldu.. Gerçi sokak arnavut kaldırımları ile döşeli değildi ama olsa çok hoş olurdu :) Olsun sokak taşlarıda gayet şık duruyordu..

Etkilenme boyutlarım, içeri girip Ayşem ile uzun uzun sohbet ettikce daha da çok arttı. Ayşem , kendi blogundaki yazısında dükkanını öyle bir anlatmış ki, sanki ufacık minicik, çok ara sokaklarda , bulmanız imkansız gibi..ama öyle değil. Bulmanız görmeniz çok rahat ve dükkan ise hiçte minicik değildi. Girişte birbirinden değişik ve güzel her türlü kalıplar sizi karşılıyor. İlerledikce bir çok modelleme malzemelerini, kitapları, kalıpları vb. görüp incelemeye başlıyorsunuz. Ama beni en çok etkileyen bölümü mermer tezgahın ve mutfağın bulunduğu orta bölüm ve çalan müzikler oldu :)
























Ayşem'e elimiz boş gitmedik tabii ki, ona bir mini cheesecake ve kurabiye tabağı hazırladım. Oda hemen güleç yüzü ile tabağı ile başbaşa poz verdi bana :)

























İşte burası benim çok sevdiğim ve sıcak bulduğum mutfak bölümü..Burası için Ayşem birçok proje düşünüyor, zaten çoğunu kendi sitesinde de sizler ile paylaşır çok yakında..Ama yakında sevgili Hanimiş Işıl burada şeker hamuru dersleri vermeye başlayacakmış.. Şimdiden onlara kolay gelsin diyorum :)

























İşte görüldüğü gibi hiçte küçücük limoncuk , içi dolu turşucuk değil :) Gayet yeterli ve içi dolu bir mekan :) ama sadece ekipman değil aynı zamanda sevgi, ilgi ve paylaşım dolu :)


























Ve bu bölüm Yağmur ile benim çok sevdiğimiz hatta dayanamayıp alışveriş yaptığımız kurabiye kalıpları bölümü..Özellikle çanta, uzun zamandır aradığım ayıcık ve balık kalıplarını bulup hemen el tokalaşıp siftahımı yaptım : ) Hatta Yağmurda kendisine bir adet çatal şeklinde kalıp beğendi ve sevgili Ayşem bize o kalıbı hediye etti :) Tekrar teşekkür ederiz efendim..




















Ayşem için hazırladığım hediyenin üzerine de yazdığım gibi "başarılar " diliyorum..ve mutlu paylaşımların gerçekleştirildiği bir buluşma mekanı olmasını diliyorum..Artık ben çok sık sendeyim Ayşem :) Tülay Hanım ve sen benden bıkana kadar hep ordayım..bu arada dayanamdım arabada hediyeni açtım :) Canım benim, çikolata kalıpları muhteşemdi, ama ben onları kullanırım ve devamını beklerim ( tabiiki hediye olarak değil ) ..

Ayşem'e yaptığım limonlu muffin cheesecake'lerinin tarifi ise çok yakında başka bir teşekkür ile burada olacak..


herkese sevgilerimle..

Salı, Mayıs 01, 2007

BAZEN KAÇMAK LAZIM..


































Haftasonu ve Pazartesi günü dahil, küçük bir kaçamak yapıp, benim ruhumu ve bedenimi yenilediğim Ege kıyılarında küçük bir yolculuk yaptık. Eşimle senelerdir, rahatlamak ve huzur bulmak için gittiğimiz Ayvacık ilçesi olan Assos'a (Behramkale) tekrar gittik ve Yağmurcuğa biraz tarihi turlar attırdık :) Gerçi Yağmur bahane, ben ne kadar tur atsam bıkmam ve her gidişimde tekrar gezmek isterim.

Çanakkale - Truva- Ezine - Assos , ruh tazelemek ve tarihi havayı solumak için ideal rotalar..Ülkemizin her noktası tarih ve güzellik dolu.. Çok şanslı olduğumuzu ve daha çok korumamız ve bilgilenmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bundan sonra ki rotamız ise Gelibolu olacak..

Orada yaşamak ve solumak çok keyifli ama dönmesi o kadar zor ki.. Ayvacık'a girerken sizi yeşillikler ve temiz hava karşılarken , İstanbul'a girişte sizi inanılmaz bir trafik karşılıyor.. Herşeye rağmen mutluluk çok uzaklarda değil aslında :)

Cumartesi, Kasım 18, 2006

COCCOLATE TEŞVİKİYE'DEYDİK..

































Cuma günü yeni açılacan Coccolat'ın Teşvikiye şubesini ziyarete gittik.. Yeri, Nişantası Senem Betil'in butik pastanesinin tam karşısında bulunan ve Beşiktaş Fulya'ya inen Hüsrev Gerede caddesinin başında. Zaten Senem Betil'den karşıya bakınca Akbank görülüyor , o sokağa giriyorsunuz..

Gittik diyorum farkındaysanız çünkü tek başıma değildim. Zuhal'le beraber gidip sevgili Ufuk ile buluştuk :) Ufuk ile tanıştığımıza gerçekten çok çok memnunum,blogum sayesinde harika insanlarla tanışıyorum..Yaşasın canım Pastacı blogum !
Keyifli saatler geçdik..Coccolat ve etrafımdaki insanlar harikaydı ! Sevgili canım arkadaşım Zuhal'de blogunda Coccolat'ı ve geçen günümüzden bahsetmiş..isterseniz onun anlatımınada bir göz atın :)























İçeriye ilk girdiğinizde bu güzel görüntü ile karşılaşıyorsunuz..Çok güzel bir vitrin ve içerisinde nefis mamalar..Daha önceleri günlük ürünler satılmıyormuş ama artık günlük pasta, tart gibi ürünleri satacaklarmış. O bölgelerde oturuyorsunuz veya yolunuz oralardan geçiyorsa , sanırım avantajlı bir durum yaratacaktır. Çünkü insan acil sıkıştığı zamanlar, çevresinde iyi bir yerler arıyor..

Günlük ürünler dışında bazı pastacılık malzemelerini de buradan bulabiliyorsunuz. Ben özellikle dün gum paste yani modelleme hamuru yapabilmek için tylose-c satın aldım. Tragacanth olarak biline bu madde, şeker hamuruna elastikiyet katarak rahat şekil verebilmemizi ve harika çicekler yapabilmemizi sağlıyor. Ayrıca gül yapmak için kullanılan "gül yaprağı kalıpları"ndan da dün satın aldım. Umarım en kısa zamanda daha profesyonel güller yapabileceğim..

Bunların dışında glikoz,jelatin,soğuk jöle, jel gıda boyası, kalıplar ( pasta ve kurabiye), şeker hamuru çalışma seti, levye, ölçü kapları gibi birçok malzemenin satışı var. Fiyatlar biraz pahalı gelebilir. Ama zor bulunan ve ithal gelen ürünleri bulabilme şansınız çok yüksek.























Peki bu muhteşem pastaları yapanlar ve Coccolat'ı yaşatanlar kimler ?

Kurucusu ve öğretmenlerden biri olan, inanılmaz güzel ve alımlı bulduğum Elif Kolonkaya ( sol fotoğrafta telefonla konuşarak yürüyen bayan), Elif Hanım'ın ortağı ve Coccolate'ın işletmecisi olan Arzu İrez.. Aynı zamanda Four Seasons otelinin pasta şefi ve ödüllü Sn. Şule Gündoğan ..

Coccolat'ta ki herkes çok sempatik ve bilgili insanlar..gerçekten şeker hamuru tekniklerini ve pastacılığı öğrenmek istiyorsanız, bu adresi tavsiye ederim. Ben en kısa zamanda Elif Hanım'ın dersini verdiği Şeker Hamuru ile modelleme tekniklerine katılmak istiyorum..öğrenmem gereken çok şey var :)

Sağdaki fotoğrafta ise derslerin verileceği sınıfı görüyorsunuz. Şimdiden heyecanlanmaya başladım :)























Bu pastalar ise ödüllü pastalar :) İlk pasta, bu sene Proser'in düzenlediği "Ustaların Ustası" yarışmasının çocuk pastaları kategorisinde üçüncülüğü alan pastası, diğeri ise yine aynı yarışmada düğün pastaları kategorisinde birinciliği alan pastası..ve bunları hakeden ise Şule Gündoğan.. işte bu bayan benim idölümmmmm !!! Elif Hanım'da diğer idölümmmm!!

Gerçekten şeker hamuru, pasta,çikolata vs. görünce çok çok heyecanlanıyorum..kanımın çekildiğini , tüylerimin dikeldiğini hissediyorum..bütün gün internetten ve bulduğum her kaynaktan pastacıları ve onların hayat hikayelerini araştırıyorum..günün birinde bende alaylı bir pastacı olabilirmiyim dersiniz?? aslında ben çok çok acemi bir pasta severim..kendimi geliştirip
pastalar yapmaya çalışıyorum..dün Coccolat'ta rüyada gibiydim, birde kursuna gider şeker hamurları arasında günlerimi geçirirsem, uçarmıyım hatta buharlaşır bulut olurmuyum dersiniz..yazdığım cümlelerden heyecanımı anlayın lütfen..

Bu işi seviyorum :)

Pazartesi, Kasım 13, 2006

EMİNÖNÜ FERMO..































Mevsimin neredeyse en yağışlı gününde Eminönü'ne gitmeye karar verdim. .

Eminönü'nün ara sokaklarını uzun uzun dolaşmak için pek uygun bir gün değildi ama Fermo'ya gidip sizin için fotoğraf çekmek için çok uygun bir gündü.. Uzun zamandır Fermo'ya gidip satılan pastacılık ürünlerinin fotoğraflarını çekmek istiyordum. Amacım reklam için değil sadece sizlerle paylaşım amaçlıdır :)

Fermo, mısır çarşısına giderken büyük oyuncakcı dükkanlarının olduğu meydanda, Kahve dünyasının ve güzel kutular satan bir dükkanın tam arasında yer almaktadır. Uzun senelerdir pastacılara hizmet etmiş, içerisinde saatlerinizi geçirebileceğiniz zevkli bir dükkandır :)

Gittiğimde bir pastane açacak olan iki müşteri , şiddetle malzeme seçimi yapıyorlardı. Sadece onları seyretmek bile çok zevkliydi..Çeşit çeşit kalıplar, ithal Wilton ürünleri, şeker hamuru malzemeleri, çikolatalar(Zambo) ve aklınıza gelebilecek bir çok ıvır zıvır..






















İthal ve yerli birçok kalıp çeşidi mevcut. Özellikle çok aranılan 18-20 cm kalıpları burada bulmak mümkün. Birde 16-32 cm arası ayarlanabilen tek bir kalıpta satılıyor. Bende de buna benzer bir kalıp var ama ben çok kullanışlı bulmuyordum. Ama burada satılan benimkinden farklı. Tek bir kalıpla bir çok ölçüde pasta yapabilmek mümkün gözüküyor..

Diğer fotoğrafta ki ürünler ithal. Özellikle Wilton'un ürünleri ön planda. Fotoğrafın sol başındaki ürün çok hoşuma gitti. Wilton'un" gum paste flower" seti. Bu sette gum paste yok ama çicek kalıpları, çiceklerin yapraklarını şekillendirmek için kullanılan sünger ve kitabı yer alıyor. Fiyatı bana yüksek geldiği için almadım ama yurt dışında yaşayanlar veya imkanı olanlar için çok kullanışlı bir ürün olabileceğini düşünüyorum. Özellikle ben imkanım olursa mutlaka alırım.

Yanındaki sarı uzun ürün, pasta üzerine yazı yazmak için kullanılan plakalar. Plakaların üzerine, istediğiniz yazıyı içinden çıkan harflerle yazıyorsunuz ve pastanın üzerine azıcık bastırıyorsunuz. Plakayı çektiğinizde pastanın üzerinde yazı çıkıyor. Yazının üzerini renkli krema veya royal icing ile geçebiliyorsunuz. İtalik ve normal yazan çeşitleri var.

İkinci katta görülen çubuklar ise şeker hamuru çalışma kalemleri. Bu kalemlerle çicekler ve diğer modeller şekillendiriliyor. Wilton'un seti ( yeşil olan) diğerine göre fiyat olarak daha avantajlı.






















Aynı rafı devam ediyorum;
Görülen iki yeşil ambalajlı ürünler, gül yaprağı ve çicek yaprağı kalıpları. Bu kalıplarla çalışmak çok zevklidir ve alınan sonuçlar çok profesyonel ve tatminkardır. Bu sonuçlarıyla doğru orantılı olarak kalıpların fiyatları da oldukca yüksek. Örneğin gül yaprağı kalıpları 90 YTL.

Aynı reyonda görülen tüm ürünler çicek ve kurabiye kalıpları. Fiyatları uygun olanları bulmakta mümkün. Özellikle yerli üretim ürünleri sorduğunuzda size daha uygun fiyatlı ve işlevsel ürünler göstereceklerdir. Ama önceden uyarmam gerekirse, gül yaprağı kalıplarının yerlisi ve uygun fiyatlısı maalesef satılmıyor.

Diğer fotoğraftaki sol raftakiler meşhur gıda boyalarımız.En üst rafta görülen ithal toz gıda boyaları(benim en çok kullandıklarım), onun altında ki rafta ise Fo'nun yeni piyasaya sürdüğü sıvı ve jel gıda boyaları yer alıyor. Özellikle jel gıda boyaları dikkatimi çekti çünkü her zaman jel daha kullanışlıdır. Ben sadece Wilton'un ithal jel boyalarını bilir ve kullanırdım ama ithalatından doğan sorunlar yüzünden uzun süredir bu boyaları Türkiye'de bulamıyorduk. Bu soruna çözüm olarak Fo jel gıda boyaları üretmeye başlamış. Her rengi mevcut ve bir kavanozunun fiyatı 10 YTL. En kısa zamanda yine Pastacı'da Fo'nun jel boyaları ile yapılan şeker hamurlarını deneyelim.. eğer sonuçtan memnun kalırsak , gönül rahatlığı ile kullanabileceğimiz yerli jel gıda boyalarımız olacak demektir :)

Sağ rafın üzerinde ise Pasdekor'un gofret ürünleri gözüküyor. Eğer son yaptığım Tweety'li pasta hoşunuza gittiyse buradan gofretlerini alabilirsiniz. Gofretlerin altında ise hazır pasa süsleri satılıyor. Bu süsler şeker hamurundan yapılmış ve fena gözükmüyor..























Evet, kavanozlarda bize gülümseyenler, çok bahsi geçilen ve bulunması zor olan glikozlarımız :) 1 Kiloluk kavanozlarda kendileri doldurup satıyorlar ve kavanozun tanesi 6,5 YTL.
Glikozların altındakiler ise hazır şeker hamurları. İsterseniz beyaz rengini alıp kendiniz renklendirip kullanabilirsiniz,istersenizde renklilerini alıp kullanabilirsiniz. 1 Kiloluk kavanozun tanesi 12,5 YTL.

Diğer fotoğraftakiler ise yine hazır satılan şeker hamurundan yapılmış pasta süslemeleri. Özellikle ben gülleri çok beğendim. Yapanların ellerine sağlık :)






















Yine benim çok önem verdiğim pasta altlıklarının bir çok çeşidini buradan rahatca bulabilirsiniz. Neredeyse her ölçüde bulmak mümkün. Aynı zamanda çok renkli muffin ve çikolata kağıtcıklarıda bulunabilmektedir. Ben özellikle Wilton'un renkli büyük ve küçük muffin kağıtlarından bolca aldım :) Fiyatları 5-20 YTL arası değişiyor. Ama yerli olanların fiyatları çok daha avantajlı ve uygun.

Diğer fotoğrafta ise pahalı Wilton pasta kalıplarını görüyorsunuz. Ama gerçekten çok çekici kalıplar gözüme takılmadı değil ama kararsız kaldım. Kalıpların hemen altında ise Barbie pasta yapma seti duruyor. Bebeği, kalıbı herşeyi içinde. Fiyatı 80 YTL'di. Kalıpların en altında gözükenler ise kurabiye tepsileri, sprinkles'lar ve Wilton'un renkli şeker hamurları. Wilton'un renkli şeker hamurunun paketi 25 YTL (650 gr).






















Sol taraftaki fotoğrafta ise şeker hamuru ekipmanlarının devam reyonu. Bir çok çicek ve yaprak kalıpları bulmak mümkün. Uygun fiyatlılarıda bulunabiliniyor. Mesela Wilton'un yaprak kalıpları sanırım 20 YTL idi. Ama yerli yaprak kalıplarını daha ucuza almak mümkün. ( gül değil)

Pastacılıkta kullanılan türlü kalıpları bulmakta mümkün. Kek, tart, kiş, tartölet vb. kalıplarının hepsi uygun fiyatlara bulunabiliniyor. Özellikle emaye olanlarının fiyatları ithal olanlarına göre çok çok uygun. Ama emaya aldığınızda kullanmadan önce sütle kaynatmayı unutmayalım..

Kısaca gördüklerimi aktarmaya çalıştım, çünkü malzemelerle ilgili çok soru ile karşılaşıyorum ve bazen hayali olarak anlatmak zorunda kalıyorum. Özellikle pastacılık malzemeleri satan yerlere uzak olanlara bir tur arttırmak istedim :) artık sevdiğim dükkanları böyle ara ara gezip sizide gezdireceğim ..

Bana gerekli gelen fiyatların özetini yazmak istiyorum ;

Zambo %70 Kakao içeren küvertur - 2,5 kg- 30 YTL
Zambo bitter veya sütlü küvertur - 2,5 kg- 25 YTL
Zambo fildişi küvertur - 2,5 kg- 17 YTL
Şeker Hamuru - 1 kg - 12,5 YTL
Glikoz - 1 kg - 6,5 YTL
Toz jelatin - 1 kg- 12 YTL


FERMO GIDA TİCARET PASTANE İHT.MAD.PAZ.A.Ş.
Asmaaltı Büyükbaş Sk. No.11 34460 Eminönü - İSTANBUL
Tel: ( 0212 ) 522 45 90522 85 74514 02 88 ( 3 hat )Fax: ( 0212 ) 522 91 37


fotoğrafların üzerilerini tıklayarak büyük hallerini görebilirsiniz..

Salı, Temmuz 18, 2006

ANKARA'DA Kİ PASTA SANATI..PASTART..

























Öncelikle biraz kendimden bahsetmek istiyorum.Bildiğiniz gibi 2 aylık hamileyim. Yağmur'a olan hamileliğim , çok rahat ve az bulantılı geçiyordu. Ama bu sefer ki beni biraz zorlamaya başladı. İnanılmaz halsizim ve her zaman sanki hasta gibiyim. Yağmur'a olan hamileliğimde 5 km'ye kadar yürüyüşler yapar, hatta ev bile silerdim. Ama şimdi nerede evi silmek, yüremek, mutfağı bile zor temizliyor, alışveriş içi bile zor adım atıyorum. Ara sıra kendimi zorluyorum ama bu seferde mide bulantılarım başlıyor, çenemden bir uyuşukluk hissediyorum..neyse kendimi çok şikayet etmiş gibi oldum ama şunu da belirtmek istiyorum, pastalara bakamıyorum:( Benim gibi pasta düşkünü bir insan pasta vitrinlerine bile bakamaz hale geldi. Hatta yaptığım şeyleri çöpe atmaya başladım. Umarım bu dönemim kısa sürer..

Hatta dünkü sütlü tatlılar etkinliğine katılmak çok istiyordum, elimde yapılacak çok tarif vardı ama canım hiç istemedi. Süt demeye bile dayanamadım. Ama eminim bu dönem bitecek ve ben tekrar dondurmalar, tatlılar, pastalar yapmaya başlayacağım..

Bu dönemimde de pastacılıkla ilgili farklı konulara değinmek istedim. Mesela çeşitli kurslar, pastaneler, pastacılar, teknik bilgiler vb. konularda yazmak istiyorum. Bu bilgilerinde en az tarifler kadar faydalı olacağına inanıyorum.

Ben İstanbulda Zanussi Mutfak Sanatlarına ve Chef's in kurslarına devam etmiştim. Ankara'da ise çok zevkli ve güzel bir kursun varlığından haberdar oldum. Keşke Ankara'da olabilseydim ve Pastart'a katılabilseydim. Çünkü bu işin gerçekten sanatsal ve insancıl değerler taşıyan bir iş olduğuna inanıyorum. Eğer kurs için katılacağınız ortam sıcak ve insancıl değilse bu işten pek zevk almayacağınıza inanıyorum.
























Yukarıdaki fotoğrafta görülen pastaları kursiyerler kursun sonunda ortaya çıkarmışlar.Eğer bir kursun sonunda siz tek başınıza bu tip güzel eserler ortaya sunabiliyorsanız , demek ki ortamdan ve eğitimlerden memnun kalmışsınız demektir.

Pastart'ta üç çeşit kurs konusu mevcutmuş. Pasta yapımı, Şeker Hamuru ve Sıkma Teknikleri kursları..Bu konuların üç ayrı ana başlıkta oluşturulması faydalı olmuş düşüncesindeyim çünkü ben Chef's in İleri Seviye Pastacılık kursuna katıldığımda şeker hamurunu son derse saklamışlardı ve ayrı bir kurs başlığı altında sunmamışlardı. Sıkma tekniklerini ise hiç göstermemişlerdi. Zanussi'de ise "Kutlama Pastaları Yapımı" kursunda sadace şeker hamurunu göstermişler ama oda 4 saat sürmüş ve tam tatmin edici düzeye ulaşmamıştı. Bu konularda İstanbulda ki en iyi kursun Coccolat'ın olduğuna inanıyorum. Kendim gidemedim ama giden arkadaşlarımdan özellikle sevgili Zuhal Yalçın'ın benimle paylaştıklarından sonra Coccolat'ın bu işe gönül verenlere daha iyi cevap vereceğini düşünüyorum..

Bu düşüncelerim Ankara'da ki Pastart içinde geçerli olmaya başladı. Çünkü Özge Hanımla olan yazışmalarımızdan ve edindiyim deneyimlerden bu pozitif atmosferi aldım ve Ankara'ya gittiğimizde yapacağım öncelikle işlerden biri Özge Hanımı ve tabiiki Pastart'ı ziyaret etmek olacak. Kurs hakkında ve Özge Hanım hakkında daha detaylı bilgi almak için web sitesini ziyaret etmenizi önererim..

Bu arada öğlenleri Kanal D'de tekrarı verilen "Bir Dilim Aşk" dizisine takmış durumdayım ve orada Berna Laçin'in pastacı dükkanı çok hoşuma gidiyor. Beni hayallere sürüklüyor..pastacılığı sevenlere bu diziye bir göz atmaları rica edilir :))

Herkese sevgilerimle..