Cumartesi, Eylül 23, 2006

İYİ Kİ DOĞDUN GÜNAL VE HOŞGELDİN EN GÜZEL AY..
































Bu ay ,Eylül ayı, "yaşgünü" ayı ilan edildi :) Aileden tam üç kişinin doğum günü..bunu Aralık ve Mart devam ettirecek..şöyle ki bu ay sırasıyla Günal'ın, Kayınvalidemin ve Annemin doğum günleri..Bu pastayı ise ilk sıradaki yeğenim Günal için yaptım. Demek ki sıra da iki pasta daha var :)
Beni en çok mutlu eden şey ise Günal'ın pastasını çok sevmesi oldu..hatta güllerini ve kurdelasını sakladı :)
Bu pastaya gerçekten çok emek harcadık..harcadık diyorum çünkü sevgili arkadaşım Zuhal'lin de bana büyük desteği oldu.. pastamın muhteşem gül yapraklaını Zuhal yaptı :) önce kendi yaptığını beğenmedi ama görüldüğü gibi pastaya çok yakıştı..demek ki çok güzel yapmışsın, tekrar teşekkür ederim:)
Sonraki aşamaları ben yaptım. Güller için 3 gün uğraştım. Aslında daha kısa sürede de yapılabilir ama ben boşvakit buldukca mutfağa oturup gül yaptım..yanılmıyorsam tam 42 gül yaptım..ama severek yaptığım için çok keyif aldım:)
Pandispanyasını bir gün önceden yaptım. Son güne kremasını ve fındık krokanını bıraktım..ve tabii ki süslemesini..
Pastayı Emel Başdoğan'ın şeker hamuru tarifiyle yapacaktım ama görülen gülleri o tarif yapmak imkansızdı.Çünkü bu tarifte kalın bir hamur oluşuyor,çok ince açılamıyor ve incecik gül yaprağı yapımı zorlaştırıyor. Bana göre Emel Başdoğanın tarifi kaplama ve figür yapmak için uygun. Daha önce Emre bebek için yaptığım pastadaki gibi.. Birde ben şeker hamurunu hazırlarken içerisine çilek jölesi koyup çilekli bir şeker hamuru elde etmek istedim ama maalesef çok kötü sonuç aldım. Anladım ki kesinlikle meyveli jölelerle bu şeker hamuru yapılmamalı. Sadace toz jelatin kullanılmalı..bende bir öneri :) dolayısıyla şeker hamurunu hazır alıp kullandım.































Dün akşam ilk iftarımızı yaptık.yine benim en sevdiğim ay olan Ramazan hoşgeldi :) Daha önce de bahsettiğim gibi Ramazan ayı benim için yılın en güzel ayıdır..çok huzurlu olurum..iftar saatlerini çok severim, iftar sofrası hazırlamayı çok severim..dün gece ilk iftar yemeğimiz için bizi kayınvalidem davet etti..bu gördüğünüz sofrayı onun evinde hazırladık..herşey çok güzeldi..ama yemek sonrası yediğmiz, kendi yaptığı bir sütlaç vardı ki..en yakın zamanda o güzel sütlacın tarifini yayınlayacağım..gerçekten çok ama çok lezzetliydi..hatta eve dönerken sahurda yemek için bir adet yanıma aldım bile :)

Pasta için gerekli malzemeler ;

Pandispanyası için ;
  • 4 iri boy yumurta veya 5 orta boy yumurta
  • 1 su bardağı şeker
  • 1 su bardağından 2 çorba kaşığı fazla un
  • 3 çorba kaşığı kakao
  • 1 paket dr.quetker vanilya aroması veya 1 çay kaşığı vanilya aroması
  • 1 paket dr.quetker ameretto aroması ( isteğe bağlı)
  • 6 çorba kaşığı yoğurt
  • 1/2 su bardağı sıvı yağı
  • 100 gr sütlü kuvertur + 100 gr bitter kuvertur

Kreması için ;

  • 200 gr beyaz kuvertur
  • 2,5 su bardağı sıvı krema ( mümkünse Rama marka)

Ara katlar için ; Fındık krokan ;

  • 1 su bardağı soyulmuş fındık
  • yarım su bardağından 2 parmak fazla şeker
  • 1 çorba kaşığı margarin

Üzeri için ;

  • yaklaşık 750 gr şeker hamuru ( ben Fermodan aldığım hazır şeker hamurunu kullandım)
  • ve çalışma sırasında kulanmak için pudra şekeri veya nişasta

Yukarıda da yazdığım gibi 3 gün öncesinden gül yapımına başladım. Yaklaşık 42 adet orta küçük boy gül yaptım. Gül yapımını buradan görebilirsiniz.

Yaprak yapımını için ; şeker hamurumuzdan bir miktar alıp yeşil yapalım. Tezgahımızda mümkün olduğu kadar ince açalım. Biz hazır gül yaprağı kalıplarını kullanarak yaptık. Eğer kalıbınız yoksa aşağıdaki fotoğraftaki gibi ince uçlu bir bıçakla yaprak şekilini çıkarabilir ve damarlarını çizebilirsiniz. İster kalıpla ister kendiniz yapın, yaptıktan sonra bir tabağın kenarına yapraklarınızı dizin. böyle dümdüz değilde şekilli duracak ve gerçekci olacaktır.



Pandispanya için ben 20 cm'lik kare kalıp kullandım.

Pandispanyamız için fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Yumurta ,şeker ve aromaları birlikte çırpmaya başlayalım. Ayrı bir kaba unu,kabartma tozunu ve kakaoyu eleyelim. Çikolatamızı benmaride eritelim. Çırptığımız yumurtalı karışıma eritilmiş çikolatamızı ilave edelim ve çırpmaya devam edelim. Şekerin iyice erimesi gerekmektedir. Bu sırada yoğurdumuz ekleyip çırpalım, sıvı yağı ekleyip çırpalım. Hazırladığımız unlu karışımı ilave edip tekrar yavaş yavaş çırpalım.
Kalıbımızı yağlayalım. Ve hazırladığımız karışımı ilave edelim. yaklaşık 1 saat pişirelim. Piştikten sonra tezgahımızda soğutalım. Soğuduktan sonra tekrar soğuyan fırınımızın içerisinde bir gün bekletelim. Çünkü pandispanyamızı bir gün önceden hazırladık.

Ertesi gün krokandan başlayalım pastamızı yapmaya. Fındık, şeker ve margarini küçük bir tencereye koyup orta hararetli ateşte devamlı karıştırarak kavuralım. Şekerler iyice eriyip karamel rengini alana kadar kavurmaya devam edelim. Dikkat edilmesi gereken malzemelerin yakmamaktır. Şekerler karamelleşince hemen ateşten alalım. Bir fırın tepsisinin üzerine yağlı kağıt veya silpat serip üzerine fındıkları dökelim. Üzerini düzgünleştirelim ve soğumaya bırakalım.

Krokanı yaptıktan sonra kremamızı hazırlayalım. Bunun için 200 gr beyaz çikolatayı ince ince kıyıp benmaride eritelim. Çırpma kabımıza kremamızı dökelim ve üzerine erittiğimiz çikolatayı ilave edelim. Yaklaşık 6-7 dakika sertleşinceye kadar çırpalım.ve buzdolabına kaldıralım.

Krokan soğuduktan ve sertleştikten sonra kırıp kırıp bir kalın poşetin içerisine koyalım. Ve krokanları kıralım. Küçük küçük yapmaya çalışalım.

Pandispanyamızı çıkaralım. İster büyük bir bıçakla istersekte telle pastamızı üçe bölelim. Her bir katına kremamızı ve krokanlarımızı sürelim. En son kat bittikten sonrada kalan kremayla pastamazın üzerini ve etrafını sıvayalım. Ve pastamızı buzdolabına kaldıralım.

Pastamızı kaplamak için ister EmelBaşdoğan'ın tarifini yapabilirsiniz isterseizde hazır şeker hamurunu kullanabilirsiniz. Önemli olan şeker hamurunu hazırlarken yukarıda da yazdığım gibi meyveli jöleleri kullanmamamız gerektiğidir. Yoksa sizde benim gibi çöpe atmak zorunda kalabilirsiniz.

Bir avuçtan fazla hamurumuza uçuk pembe rengimizi verelim. Tezgahımza bolca pudra şekeri veya nişasta serpip hamurumuzu açmaya başlayalım. Hamurla çok oynamamaya dikkat edin ve açarkende hamurun pudra şekerini yememesine dikkat edelim.

Hamurumuzu çok kalın olmayacak şekilde açıp buzdolabından çıkarttığımız pastamızın üzerine dikkatlice koyalım ve kaplayalım. Kare bir pastayı kaplamada bu yolları deneyebilirsiniz.

Pastamızı kapladıktan sonra sıra süslememize geliyor. Hazırladığımız gülleri ve yaprakları çıkaralım. 1 yumurtanın akını ayıralım. Şekilleri yumurta akı pastamızın üzerine yapıştıralım. Pastamızın üzerini süsledikten sonra, pastanın etrafına ben kurdela sardım. siz isterseniz kalan şeker hamurlarından kendiniz bir kurdele deseni yapıp etrafına sarabilirsiniz. (beni şeker hamurum bitmişti)

Pastamızı serin biryerde ( balkon gibi) veya buzdolabının alt raflarında saklayabilirsiniz..

Bu pastanın içi yumuşacık ve tadı gerçekten çok lezzetliydi..

Herkesin Ramazan ayını kutlarım..hepimize afiyet olsun ..

Cuma, Eylül 22, 2006

ÇİKOLATA ÇİKOLATA..































Dün akşam Cevahir Alışveriş merkezinde eşimle çok keyifli anlar yaşadık..Keyifli an, benim için sevdiklerimle beraber olabilmek veya sevdiğim birşeyleri yapabilmek anlamındadır..dün ikisi bir aradaydı :) Hem sevdiğim kişiyleydim hem de keyif aldığım şeyleri yaptım..pasta tabağı aradım, çikolata&yemek kitaplarına baktım ve aldım, çok güzel bir yemek yedim veeeee muhteşem bir çikolatacı keşfettim !!! Önce Profilo'da ki Mudoya uğradım. Gümüş pasta tabakları buldum ama daha önce gördüğümün aynısıydı..ama sanırım hayalimdekini bulamazsam artık Mudo'dakini alacağım..Niye bu kadar kafama taktığımı da bilmiyorum..

Sonra yine Profilo'da ki D&R 'a uğradım..ne zaman kitapcılara gitsem kendimi kayberim..bu seferde yine yemek kitaplarının olduğu bölümde kendimi kaybettim..en sonunda "ev yapımı İtalyan makarnaları"nı detaylı anlatan bir kitabı ve Selpak'ın çıkardığı "Şımartan Tatlar" isimli çikolata dergisini satın aldım..Cebimde daha çok nakitim olsaydı gördüğüm tüm çikolata ve pasta kitaplarını alırdım harhalde..bu da benim hobim :)

Profilo'dan Cevahir'e gitmeye karar verdik yemek yemek için..Üst katında 2-3 tur attıktan sonra bir üst katına çıkmaya karar verdik. Zaten bu son kattı :)Orada "Katris" adında yeni açılan güzel bir restrona girdik..gerçekten şık ve çok yatırım yapılmış bir mekandı..menüsü çok zengindi ve garsonlarıda menüye doğru orantıda çok bilgi vericiydi..ben bu dönem Ev yapımı makarnalara taktığım için , ev yapımı Angel Hair makarnasını, fesleğen ve parmesan sosla, yemeğe karar verdim..Eşim et obur olduğu için oda "t-bone" yemeğe karar verdi..ben asla o kocaman eti yiyemezdim..

Bizim tabaklarımız geldi..tam bir görsel ve damaksal şov yaşadık diyebilirim. İnanılmaz harika bir sunumla karşılaştık, özellikle eşimin tabağı tam bir Afrika ormanı gibiydi..her türlü sebze ve yeşilliklerden bir karnaval yaratmışlardı..yediğimiz yemeğe önem verilmesi çok hoşuma gidiyor..bazen hızlı atıştırmayı tercih ediyoruz ama arada görsel şovlara ihtiyacımız olduğunu kabul ediyorum doğrusu..

Benim makarnam ise tam hayalimdeki gibiydi..bir kere inanılmaz lezzetliydi..ve ben adeta tabağımla bütünleştim..ben obur gibi tabağıma saldırırken, resturant'a elinde kocaman bir fotoğraf makinesi olan bir adam girdi.."İstanbul Life" dergisinden geliyormuş ve mekanın boy boy fotoğraflarını çekti..oturduğumuz bölümde sadace biz olduğumuz için, muhtemelen ben obur obur makarna yerken İstanbul Life dergisinin fonunda çıkacağım..



































Mide fesadı geçirip arkasından bir double espresso içtikten sonra gözüme kestirdiğim "Kahve Dünyası"na gitmeye karar verdim..oda aynı katta..acayip doluydu..o yüzden oturamadık..ama bir çikolata bölümü vardı ki herkesin ziyaret etmesini tavsiye ederim..Beni orada bırakın gidin..bunu söyelemem belki yeterli olacaktır..Kuvertur çikolata , beyoğlu çikolatası ve birkaç çeşit daha aldım..Torbası çok şıktı :) Çok tok olduğum için tatlarına o an bakamadım..ama şimdi Beyoğlu çikolatasından tattım ve bunu sizlerle paylaşmaya karar verdim..mutlaka bir göz gezdirin..benim gibi çıldırabilirsiniz :)

Akşamda eve gelip "Hırsız-Polis"i keyifle ve sinir olarak seyrettikten sonra bu geceyi anlatmaya karar verdim :) Belki sizlerde güzel değişik yemek yemek ve çikolata çılgınlığı yaşamak istiyorsunuzdur benim gibi :)

Yukarıdaki çikolata ise tamamen elde kalan malzemelerle yapılan ve dehşet lezzetli olan, hem bizim hem de çocukların severek yiyebileceği bir çikolata kurabiyesi..bu benzetmeyi yapmamın sebebi ne tam çikolataya ne de tam kurabiyeye benzemesi..

Hatta çok kısa bir süreniz varsa ve elinizdekilerle değişik birşeyler yapmak istiyorsanız, bu tam size göre..bir keresinde gece saat 23:00 sıralarında öbür gün okula öğretmenler toplantısına götürmek için acil birşeyler yapmam gerekiyordu. ve ben çikolata eritip bu tarifin benzerini yapmıştım. Okulda herkes yerken çok beğenmiş ve bir tane bile bırakmamışlardı..hatta Müdürümüz ona bırakmadığımız için bize çok bozulmuştu..

Gerekli malzemeler ;


  • 1 su bardağı kadar hatta gerekirse bir miktar daha nesquik çikolatalı kahvaltılık topları veya herhangi bir kahvaltılık gevrek çeşidi
  • 100 gr çikolata ( benmaride eritilmiş)
  • 1/2 su bardağı haşlanmış kuru üzüm

Ben pasta yaparken kremadan bir miktar artmıştı..onunla yapmıştım bu çikolataları. Bu tarife isterseniz 100 ml kremayıda ekleyebilirsiniz..

Çikolatamızı benmaride eritip veya kremayla birlikte eritip hemen sıcakken kullanalım. İçerisine gevreklerimizi ve üzümümüzü atıp şöyle bir karıştıralım. İsterseniz içerisine lezzet vermesi için tarçın, hindistancevizi gibi baharatları ekleyip lezzet katabilirsiniz..

Hazırladığımzı karışım sıvı olmamalı ve biraz yoğun olmalı..o yüzden gerekirse biraz daha gevrek ekleyebilirsiniz..

Hazırladığımız karışımı isterseniz küçük kurabiye kalıplarına istersenizde yağlı kağıdın üzerine birer kaşık yanyana koyarak buzdolabına kaldırabilirsiniz. Bir gece dinlenmesi gerekiyor. Ve yemediğiniz sürelerde tekrar buzdolabına kaldırmanıza tavsiye ederim.

Özellikle çocuk toplantılarında ve partilerinde bu yiyecekler çok seviliyor..

Herkese çikolata tadında bir haftasonu dilerim..

Çarşamba, Eylül 20, 2006

ÇİKOLATA KREMALI MUFFİN VE ŞEKER HAMURU DENEYİMLERİ..






































Dün canım arkadaşım ve hobidaşım Zuhal'e kahvaltıya ve şeker hamuru çalışmaya gittik.. Gerçekten muhteşem sevecen ve yaratıcı bir insan. Damak tatlarımız ise çok benziyor. Sabah erken buluşup günümüzü uzatmak istedik ama bizim erkenimiz yine 11:30 oldu. Neyse ki bu sefer 1.köprüyü kullanabildim ve trafiğe takılmadan Zuhalciğime ulaşabildim..

Bana sıcak mutfağında muhteşem bir kahvaltı sofrası hazırlamıştı. Sofranın detayları için onun anlatımını okumanızı tavsiye ederim. Ama o sosis lolipoplar yok muydu :) Yağmurdan çok benim ilgimi çekti ve çoğunu gidip gelip ben yedim :) Birde Zuhal çok şeker fotoğraflar çekiyor, gülmekten ikimizde ölüyoruz. Bir tane merdiven sandalyesi var, onun üzerine çıkıp sofrayı kuşbakışı çekti :)) hatta bana da bir tane çektirtti :)

Bu muffinleri ise Zuhal'e hediye götürdüm. Telefonda akşam konuştuk ve bir sonraki sabah buluşmaya akşam karar verdik. Bende hemen akşam 2 saatte bu muffinleri yaptım. Tam istediğim gibi olmadı ama sabah kahvaltıda kendime ayırdığım bir taneyi yedim. Gerçekten lezzetli yapmışım sanırım, içi yumuşacık ve bol çikolatalıydı :) e, benden çikolatadan başka ne beklenebilir ki !!

Bizim asıl amacımız şeker hamuru çalışmak ve figürler yapıp fotoğraflarını çekip sizlerle paylaşmaktı. Genelde Zuhal pudra şekerini Coccolate'tan satın alıyormuş. Ama evinde kalmadığı için marketten Tukaş'ın pudra şekerini bulup almış. Ben daha önce Tukaş'ın pudra şekerini hiç kullanmamıştım. Genelde Bağdat markasının pudra şekerini bulur alır ve iki üç kez eleyerek kullanırım. Neyse glikozlu, gliserinli şeker hamuru tarifimize Tukaş'ın pudra şekerini eleyerek ekledik. Önce ben yoğurdum ama eldivenime çok şeker yapışınca Zuhal yoğurma işini devraldı ve geri kalanını hep o yoğurdu. Uzunca süren yoğurma mücadelesinden ardından çok sert ve kötü bir şeker hamurumuz oldu :( ve maalesef anladık ki Tukaş'ın pudra şekeri kesinlikle bu işe uygun değil.. Bu deneyimimiz sizlere de küpe olsun, özellikle evinde şeker hamuru yapmak isteyenler, Tukaş'ın pudra şekerini kullanmayın. Bağdat firmasının ürettiği pudra şekerini arayın. Ben sizler için hangi marketlerde satıldığını araştıracağım..

Çikolata Kremalı Muffin için gerekli malzemelerimiz ;

  • 2 orta boy yumurta
  • 1,5 su bardağı tozşeker
  • 1,5 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu ve vanilya
  • 6 çorba kaşığı yoğurt
  • 1/2 su bardağı sıvı yağı ( ben her zaman riviera zeytinağı kullanırım )
  • 3 çorba kaşığı kakao
  • 2 su bardağı damla çikolata
  • 1 paket dr.oetker'ın Jamika rum aroması veya 2 çorba kaşığı istediğiniz her hangi bir aroma

Kreması için ;

  • 1 su bardağı sıvı krema ( ben Metro'dan aldığım Rama marka olanı kullanıyorum)
  • 180 gr bitter çikolata ( Fermo'nun %70 kakao içeren kuverturunu kullandım )

Üzeri için ;

  • Kahve Dünya'sından satın aldığım çikolata-kahveli drajeler ( ortalarında kavrulmuş kahve çekirdekleri var, üzerlerini çikolata kaplamışlar. Müthiş birşey..)

Öncelikle fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.

Şekerimizi , yumurtamızı ve aromamızı mikserde yaklaşık 6-7 dakika çırpalım. Şekerler yumurtaların içerisinde erimeye başlayınca sırasıyla yoğurdu ve sıvı yağımızı ekleyip çırpmaya devam edelim. Bu arada ayrı bir kaba unu, kakaoyu, kabartma tozunu ve vanilyayı eleyelim. Diğer karışımımıza ilave edelim ve yavaş yavaş çırpmaya devam edelim. Pürüzsüz , homojen bir karışım elde edence çırpmaya son verelim. Ve içerisine damla çikolatalarımızı ekleyip kaşıkla karıştıralım.

Ben hazır marketlerde satılan kağıt muffin kalıplarını kullandım. Son aldığım muffin kağıtlarını Fermo'dan almıştım. Bu tariften 15 adet muffin çıkıyor. Kağıtları 1 parmak boşluk kalacak şekilde karışımımız ile dolduralım. Ve önceden ısıttığımız fırınımızda 35-40 dakika pişirelim.

Bu muffinlerin üzeri çok kabarmaz. Onun için üzerlerini çikolatalı krema ile süslemeyi tercih ediyorum. Krema için, çikolatamızı küçük küçük kıyıp benmaride eritelim. Kremamızı çırpma kabına dökelim ve üzerine erimiş çikolatamızı dökelim. İkisini mikserde çırpalım. Sertleşince karışımı buzdolabına kaldıralım.

Muffinlerimiz soğumaya aşamasında ben etraflarına kurdele bağladım. Hediye götüreceğim için şık gözükmesini istedim.

Muffinlerimiz ılındıktan sonra buzdolabından kremayı çıkartalım. Ve bir bıçak yardımıyla üzerlerine kremamızdan sürelim. V en son drajelerimizle muffinlerimizi son süslemesini bitirelim. Ben bu aşamadan sonra sabaha kadar buzdolabında beklettim.

Ama siz hemen servis yapabilirsiniz ve ya hafif serin bir yerde cam fanusun içerisinde muhafaza edebilirsiniz. Ağzı kapalı kalınca hem ömrü uzar hem de yumuşaklığını kaybetmez..








































Aslıcığım için yaptığım diğer şeker hamurlu pastayı ise kısaca anlatmak istiyorum..

Pandispanyası için gerekli malzemeler ;
  • 4 adet orta boy yumurta
  • 1 su bardağı un
  • 1 su bardağı şeker
  • 200 gr sütlü çikolata
  • 1 paket dr.oetker vanilya aroması veya 2 çorba kaşığı vanilya esansı
  • 1 paket dr.oetker jamiaka rom aroması veya istediğiniz başka bir aromadan 1 çorba kaşığı
  • 1 paket kabartma tozu
  • 2 çorba kaşığı kakao
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1/2 su bardağı sıvı yağı

Kreması için ;

  • 1 paket çikolatalı creme ole ( dr.oetker)
  • 2 su bardağı süt

Şeker hamurunu ; hazır kullandım. Kalıbım ise Fermodan aldığım 20 cm genişliğindeki kubbe pasta kalıbı. Kullandığım kalıbın ve şeker hamurunun fotoğrafı için tıklayın..

Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.

Yumurta ,şeker ve aromaları birlikte çırpmaya başlayalım. Ayrı bir kaba unu, kabartma tozunu ve kakaoyu eleyelim. Çikolatamızı benmaride eritelim. Çırptığımız yumurtalı karışıma eritilmiş çikolatamızı ilave edelim ve çırpmaya devam edelim. Şekerin iyice erimesi gerekmektedir. Bu sırada yoğurdumuz ekleyip çırpalım, sıvı yağı ekleyip çırpalım. Hazırladığımız unlu karışımı ilave edip tekrar yavaş yavaş çırpalım.

Kalıbımızı yağlayalım. Ve hazırladığımız karışımı ilave edelim. Tel ızgaranın üzerinde dengelice kalıbımızı yerleştirip yaklaşık 1 saat pişirelim.

Bu arada kremamızı sütle çırparak hazırlayalım ve buzdolabına kaldıralım.

Kekimiz piştikten sonra tezgahımızda soğutalım. Yaklaşık 1 saat bekletmenizi tavsiye ederim. Daha sonra ters çevirdiğinizde kolayca içerisinden çıkacaktır. Ben kekin ortasını kaşıkla biraz alıp içerisine kremanın yarısını boşaltım. Düzgünleştirip altını tekrar kazıdığım kekler ile kapattım.

Daha sonra pastamı neyin üzerinde yapacaksam onun üzerine ters çevirelim. Kalan kremayı çok ince bir kat olacak şekilde pastamızın üzerine sıvayalım. Ve pastamızı bu halde buzdolabına kaldıralım.

Bu arada tezgahımızı temizleyelim. Tezgahımızda şeker hamuru çalışacağız. Ben Fermodan yeni aldığım hazır şeker hamurunu kullanmayı tercih ettim. Siz isterseniz kendiniz hazırlayabilirsiniz.

Hamurunda yumruğum kadar koparıp iyice yoğurdum. Ve kırmızı ve sarı renklerden çok çok az alarak yavru ağızı rengi elde ettim. Tezgahıma pudra şekeri veya nişasta serperek hamurumu merdane ile açtım. Pastamı buzdolabından çıkarttım ve acele etmeden sakince pastamın üzerine şeker hamuru yerleştirdim. Elimle pastanın şeklini alması için yavaşça düzeltmeler yaptım. Altındaki fazlalıkları döner pizza bıçağıyla kestim. Altlarından biraz krema çıkabilir. Telaşlanmayın. Çıkan kremaları bir kaşıkla temizleyin ve hafif nemli bir bezle kirlenen yerleri temizleyelim.

Üzerindeki şekilleri yapmak için şekilli kalıplara ihtiyacımız var. Bu kalıplar kurabiye kalıbı da olabilir, bu iş için özel üretilmiş kalıplarda olabilir. Marketlerde ve pasta malzemeleri satan dükkanlarda bolca çeşit bulabilirsiniz. Yine miktar şeker hamuru koparıp iyice yoğuralım. İstediğimiz rengi verip yine merdane ile açalım. Kalıbımızla istediğimiz şekilleri çıkarıp ayıralım. Pastamızın yapıştırmak istediğimiz yerlerine çok az fırçayla belli belirsiz su sürerek yapıştırabilirsiniz.

Pastamızı buzdolabında muhafaza edelim. Süsleme ile ilgili sorularınız olursa yorum yazarak bana sorabilirsiniz..

Pastadan kestikten sonra içinin fotoğrafını çekmeye çalıştım. Bol çikolatalı ve yumuşacık bir pasta olmuştu. Ve şeker hamurunun tadı da hiç fena değildi. Ben mümkün olduğu kadar hamuru ince açtım. Size de ince açmanızı öneririm.

Herkese afiyet olsun..

Pazartesi, Eylül 18, 2006

ARKADAŞIM "ASLI" ÇOK HÜNERLİYMİŞ..



























Haftasonum Cumartesi'den başlayarak çok haraketli ve güzel geçti.. İlk önce Cuma öğleden sonra annemle birlikte Şişli'de ki Cevahir Alışveriş merkezine , bana gümüş pastalık aramaya gittik. Sevgili Işıl bana YKM 'de de gümüş pastalıklar olduğundan bahsetmişti. Bana en yakın YKM Şişli'de olduğu için bende Cevahir'i tercih ettim. Hemen YKM'ye koşa koşa gittik..çok güzel pasta tabakları vardı. Özellikle bu dönem çok şık ve farklı pasta tabakları gelmiş ama nedense benim aradığım tabak yoktu. Ama aradığıma benzer iki katlı gümüş pastalık buldum. Fotoğrafı burada. Bu tabağıda çok beğenerek aldım. Bir saat önce ise sevgili Tuğçe'den bir mail aldım ve aradığım tabağın Beyoğlu Mudo Pera'da olduğunu öğrendim. En kısa zamanda uçarak Taksim'e gidiyorum...Bu arada gümüş pasta tabağı aramalarımda bana yardım ettiğiniz için gerçekten çok teşekkür ederim :) benim için anlamını ifade edemem :)

Cumartesi sabahtan ise Aslı'nın evini arama çalışmalarım başladı. Aslında evi çok kolaydı ama benim hala OGS'em olmadığı için 2.köprüyü kullanmak zorunda kaldım ve Ümraniye'yi dolaşarak ancak Göztepeye ulaştım. Ama dönüş yolunda 2. köprü'yü kullanmak daha akıllıca oldu çünkü 1.köprü Bostancı'dan kapalıydı. Bu dönemki İstanbul trafiği ayrı bir post konusu..

Aslı, benim üniversiteden arkadaşım. Dokuz Eylül'de okurken, canım arkadaşım Ebru ile 2 sene aynı evi paylaştık. Ebru Maliye, ben İktisattım. Aslıcım, Ebruyla aynı sınıftaydı..onunla o vesile ile tanıştım..iyi ki de tanışmışız :) o dönemde evlerimizde buluşur, sabahları kahvaltı , akşamlarıda beraber yemek yerdik..üniversite dönemi ve İzmirim gerçekten muhteşemdi :)

Sonra dört senede okul bitti, ben Marmara'da Pazarlama master'ını kazandım. Hem okudum hem çalıştım. Ve Aslı ve Ebru ile olan iletişimimi hiç bitirmedim. Umarım hiçbir zamanda bitmez..





























Canım arkadaşım benim için çok hazırlanmış. İyi ki fotoğraf makinemi götürmüşüm. Menüsünde yok yoktu. Tabii o kadar şeyi yiyemedik. Biraz bana eve götürmem için yanıma verdi, kalanları Annesine götürdü. Tam üç tane pastamız vardı..Bir tanesi benim hediye yapıp götürdüğüm şeker hamurlu pasta, diğerleride kendi yaptığı pastalar..Bir tanede bir kazaya kurban gitmiş parfesi varmış, aman Allahımmm :))

Özellikle "patates mantısı" ve "kısır" benim favorilerim oldu :) Mutlaka "patates mantısı"nı aynı onun yaptığı gibi yapıp denemenizi tavsiye ederim. Çok lezzetli ve şık bir yiyecekti..

Menümüz;


  • Patates mantısı
  • Kısır
  • Sosisli milföy böreği
  • tuzlu kurabiyeler
  • Nar ekşili patates salatası
  • Tahinlikıtır
  • Çikolatalı vişneli pasta
  • Krem karemelli pasta
  • Şeker hamurlu&çikolatalı pasta


PATATES MANTISI
































Gerekli malzemeler ;

  • 3-4 adet patates
  • 1/2 su bardağı yoğurt
  • aldığı kadar un
  • 1 paket kabartma tozu
  • tuz + sevdiğiniz baharatlar
  • 1 adet çiğden soğan
  • 1 yumurta ( isteğe bağlı Aslı kullanmamıştı)
  • 1 çay bardağı sıvı yağı veya eritilmiş margarin ( üzerine dökmek için)

Patatesleri küp küp keselim. Tüp malzemeyi karıştırıp kek kıvamında bir karışım elde edelim. Dikdörtgen büyük bir borcama veya fırın tepsisine dökelim.

170 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirelim.

Piştikten sonra üzerine sıvı yağı veya eritilmiş margarini döküp fırın ısısında biraz daha bekletelim.

Üzerine sarımsaklı yoğurt ve yağda toz kırmızı biber hazırlayıp servis yaparken üzerine dökelim.

Enfes bir tattı..

Şeker hamuru ile yaptıyım pastanın tarifini ise detaylı olarak yazacağım. İçi bol çikolatalıydı. Hazır şeker hamuru kullandım..

Herkese sevgilerimle..

Pazar, Eylül 17, 2006

"YEMEK BLOGLARI" , HÜRRİYET'TEYİZ !!
































Bugün Hürriyet Pazar ekinde Ezgi Başaran bizlerden bahsediyor..Sabah gazateyi almayı sabırsızlıkla bekliyorum :))

Haberin link'i için tıklayınız..

Devamı ;

Bu sabah gerçekten çok heyecanlı uyandım..gece haberin yayınlandığını görünce zaten heyecandan ölmüş ve bunu sizlerle hemen paylaşmıştım ki , sabah gazatenin gerçeğini elime alınca elim ayağım birbirine dolandı.. Sanki gazete sayfasından bana bakan "Burcu" ben değil de, başka bir çikolata ve pasta sever "burcu"ydu..Zaman Gazetesinden sonra ikinci defa çok heyecanlandım, artık üçüncüyü kaldırabilirmiyim bilmiyorum :) Umarım fazla abartmıyorumdur..çok mutlu oldum işte ...

Ama düzeltmek istediğim iki şey var. Biri 5-6 yıl özel sektörde haftada 6 gün full-time çalıştım ve 3,5 yıl önce Yağmur doğunca bu tempoya ara verdim. Diğeri ise İngilizce değil Matematik dersi veriyorum. Ama İngilizcelerine de çok yardım ediyorum :)

Ben aynı sayfayı çok sevdiğim diğer blog arkadaşımlarımdan sevgili Evcini, Portakal Ağacı, Sibel'in Kahvesi, Mis Kokulu Ekmekler, Hanife'nin Tarifleri, Zeytinağacı ve Tea Time ile paylaştım..ve tüm yemek bloglarını yürekten kutlarım..

Herkese sevgilerimle..

Perşembe, Eylül 14, 2006

ÇİKOLATALI TART..






































Geçen gün yorumları okurken Meltem'in benden "çikolatalı tart" istediğini okudum. Çikolatalı tartı bende çok seviyorum. En son Alkent'te bulunan Butterfly'da çikolatalı tart yemiştim. Çok güzeldi ama içinde kullanılan kremaya tereyağı ve yumurta konulması ( çiğ olarak) beni her zaman rahatsız etmişti. Bende kendi hazırladığım tarta sadece çikolata ve krema kullandım. Kıvamı dışarıda yediğime çok benzedi, tadı daha lezzetli oldu ve içime sinerek yedim :)

Ben Eminönü Fermo'dan aldığım küçük kalıplara tartı hazırladım. Siz isterseniz büyük bir tart kalıbına aynı şekilde hazırlayabilirsiniz.

Gerekli malzemeler ;

Tart Hamuru için ,

  • 1,5 su bardağı un
  • 1 su bardağı pudra şekeri
  • 100 gr tereyağı ( oda ısısında bekletilmiş)
  • 1/2 çay kaşığı karbonat
  • 1 yumurta

İç kreması için ;

  • 100 gr sıvı krema
  • 60 gr sütlü çikolata
  • 60 gr bitter çikolata

Kalıpları yağlamak için sıvı yağı

Öncelikle tart hamurumuzu hazırlayalım. Unu, pudra şekerini ve karbonatı hamur yoğurma kabına eleyelim. Tereyağını ufak ufak kesip unun üzerine ekleyelim. Yumurtamızı da kırıp hamurumuzu elimizle yoğurmaya başlayalım. Tereyağı iyice eriyip hamura karışana kadar hamuru iyice yoğuralım. Hamur oluşunca buzdolabı poşetine sarıp buzdolabında 20 dakika bekletelim.

Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım. Kalıplarımızı veya kalıbımızı sıvıyağı ile yağlayalım.

Hamurumuzu buzdolabından çıkartalım. Tezgahımıza biraz un serpiştirelim. Hamurumuzu merdane ile yarım parmak kalınlığında açalım. Bir su bardağının ağzı ile hamurdan yuvarlak parçalar çıkaralım. Eğer bütün yapacaksanız bu açtığınız hamuru tart kalıbına yağınız. Küçük küçük yapıyorsanız yuvarlak parçaların her birini kalıplara elinizle yerleştirin.

Yerleştirdikten sonra bir çatalla hamurun üzerine yer yere delikler açalım. Alüminyum folyo alıp her bir tartın üzerine birer parça koyalım. İçerisine nohut, fasulye gibi kuru bakliyat ilave edelim. Bu hamura ağırlık yapıp pişerken kabarmasını engelleyecektir.

Hamurlarımızı iyice kızarana kadar yaklaşık 40 dakika pişirelim. Piştikten sonra tezgahımızda soğumaya bırakalım.

Kremamız için, klasik bir şekilde kremamızı önce kaynatalım. Çikolatalarımızı küçük küçük kıyalım. Kaynamış kremanın içerisinde çikolatalarımızı eritelim. Ve devamlı karıştırarak ılıtalım. Bu işlem için kremayı ayrı bir kaba alıp, cezvenin sıcaklığından uzaklaştırın. Çok soğutmadan tartlarımıza paylaştıralım. Ve buzdolabına kaldıralım. En az 1 saat buzdolabında bekletmeliyiz.

Bu arada eğer hamurunuz çok az artarsa içerisine damla çikolata ekleyip kurabiye yapabilirsiniz. Ya da çok az kremanız artarsa herhangi bir meyveyi küp küp kesip bu kremaya batırıp ,üzerine birer kürdan batırıp bu dolabına kaldırabilirsiniz. Akşam yemekten sonra bu meyvelerden ikram edip süpriz yapabilirsiniz..

Hepimize afiyet olsun :)

Çarşamba, Eylül 13, 2006

GEZDİM GEZDİM VE BİR CHEESECAKE YAPTIM..

























Evett, dün Eminönü'ne gittim. Bakalım bizim pastacılar ne alemdeler, yeni gelen değişik malzemeler var mı diye. Eminönü'ne gidince zamanda yolculuk yaparak eski İstanbul'a gitmiş gibi hissediyorum kendimi. Oralarda, o kalabalıkta dolaşmak, değişik işe yarar ürünler almak ve sonra eve dönüp aldıklarımı göstermek çok hoşuma gidiyor...

Öncelikle benim en sevdiğim yer olan Fermo'ya uğradım. İlk başta yerinde olmadığını düşündüm çünkü beklediğim vitrini ve yazısı yok olmuştu. Sonra inşaata benzer bir manzara gördüm gibi oldu, ama içeri başımı uzatınca Fermo'nun yenilendiğini ve malların daha tam yerleşmediğini gördüm, rahatladım :)

Yine her zaman ki ilgileri ile karşıladılar. İçerisi biraz daha genişlemiş ve ferahlamıştı. Çoğu aradığım malzemeleri ya torbalardan arayıp buldular ya da depolarından getirdiler. Daha çok pasta kalıbı ve süslemeleri satın aldım. Değişik süslemeler yapmayı kafama takmış durumdayım. İhtiyacım olan ve yeni gelen birkaç şey daha alıp , çok mutlu mesut dükkanı terk ettim :)

Sonra ki durayım ilk defa gideceğim Nüans oldu. Ben nedense bugüne kadar hiç Nüans'a gitmemiştim. Bana Fermo yetiyordu. Nüans'ın yeri gerçekten çok kolaymış. Mehmet Efendi Kuru Kahvecisinin sokağından girince soldan 67 no'lu dükan. Çok az aşağı doğru inmeniz gerekiyor. Fermo'ya göre hayli küçük bir dükkan ama çok güzel malzemeler var. Biraz sıkışık sıkışık dolanıyorsunuz. Herkese "pardon geçebilir miyim" demek zorunda kalsam da , aradığım pasta simlerini ve hayvanlı kalıpları orada bulmaktan çok mutlu oldum. Fermo kadar müşteriye ilgili değiller ama yine de sıcak bir ortamı var.

Gümüş pasta tabağını ise maalesef daha bulamadım. Bunun için Cevahir'e gideceğim. Bulur bulmaz hemen paylaşırım. Çünkü en şık bulduğum pasta tabağı çeşidi "gümüş" olandır benim için .


























Hafta sonu ,Pazar günü ise İkitelli'de ki Metro Gross markete gittik. Bir çok pastacılık malzememi oradan alıyorum. Kremamı, kakaomu, aromalarımı vb. Ama siz siz olun sakın bizim gibi Pazar gününü seçmeyin. Mümkünse hafta içi öğle saatlerini tercih edin. Çünkü hafta sonu inanılmaz bir yoğunluk vardı. Ne park yeri bulmak mümkün oluyor ne de alışveriş arabası :)

Dolaşırken sonunda Mascarpone peynirine rastladım. İki çeşidi vardı . Biri yerli üretim , biri ithaldi. İkisini de denemek için aldım. Biri ile cheesecake biri ile de Tiramisu yapmaya karar verdim. Bu yaptığım cheesecake'i yerli üretim olan ile yaptım..

Gerekli Malzemeler ;


  • 400 gr mascarpone peyniri veya labne peyniri
  • 1 su bardağı tozşeker
  • 3 çorba kaşığı un
  • 1 çay kaşığı vanilya
  • 2 yumurta
  • üzeri içiin ; 200 gr sütlü çikolata(ince ince kıyılmış)
  • 200 ml sıvı krema
  • alt taban için ; 200 gr bisküvi
  • 150 gr tereyağı ( eritilmiş)

Öncelikle fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtalım. 20 cm'lik kelepçeli bir kalıbın her yerini alümunyum folyo ile saralım. Buskivileri rondodan geçirelim. Tereyağını eritelim ve buskiviler ile iyice karıştıralım. Kalıbımızın altına bastırarak yayıp buzdolabında dinlendirelim.

Yumurta ve şekeri mikser ile iyice çırpalım. Vanilyayı katıp tekrar çırpalım. Unun ekleyip tekrar çırpalım. En son peynirleri ekleyip homojen bir karışım elde edinceye kadar çırpalım. Buzdolabından kalıbımızı çıkaralım. Karışımımızı buskivilerin üzerine dökelim. Önceden ısıttığımız fırınımızda üzeri kızarana kadar pişirelim. Piştikten sonra tezgahta ılınmasını bekleyelim.

Geri kalan 200 ml kremayı ocakta kaynatalım. Kaynadıktan sonra üzerine çikolataları ekleyip kremanın içerisinde çikolatanın erimesini devamlı karıştırarak sağlayalım. Ve pürüzsüz ve ılımış bir karışım elde edinceye kadar devamlı kaşık ile karıştıralım.

Çikolatalı karışımımızı tezgahta beklettiğimiz karışımımızın üzerine dökelim ve buzdolabına kaldıralım.

Buzdolabına kaldırıp en az 6-7 saat bekletelim. Ne kadar buzdolabında beklerse lezzeti o kadar oturur.

İsterseniz cheesecake'nizin içerisine çikolatalı buskivi parçaları ilave edebilirsiniz.. Ben üzerini süslemek için Ikea'dan aldığım "daim" çikolatasını kullandım.

Hepimize afiyet olsun..

Cumartesi, Eylül 09, 2006

FINDIK KROKANLI & ÇİKOLATALI PASTA VE SONUNDA..
































Finduk zamanı için hazırladığım pasta.. Pastanın dış görüntüsünü Günal'ın bana hediye ettiği kitabın kapağındaki pastadan örnek aldım. Birde o pastayı gördüğümden beri her yerde gümüş pasta tabağı arıyorum. Akmerkez'deki Mudo'da bir tane gördüm ama tam içime sinmedi bilenler varsa lütfen bana yardımcı olsunlar, benim için ne kadar önemli olduğunu anlatamam..

Birde Hırsız- Polis dizisinin yakında başlayacağından bahsettim gerçekten bu diziyi hayranlık derecesinde çok seviyorum. Genelde pek televizyon ile aram yoktur ama bu diziyi keşfettiğimden beri hep o günü bekler oldum. Kurgusu, senaryosu, görüntüleri, oyuncuları, diyalogları her şeyi beni çok etkiledi. Diziyi ilk eşim keşfetmiş ve bana bahsetmişti özellikle "Aksak" karakterinin babasıyla olan diyaloglarında çalan fon müziği beni nerdeyse ağlatıyor birde sanırım ben aşk hikayelerini de çok seviyorum bir hırsızla polisin aşkı bana gerçekten derin geldi. Özellikle Timuçin Esen ve Uğur Yücel'in oyunculuklarına şapka çıkarmadan geçemeyeceğim benim için Hırsız-Polis 10 numara..

Pastada ise, görüntüyü kitaptan örnek aldım. ama keki, kreması ve krokan tarif olarak benim kafamın içinde oluştu eşim çok beğendi ve dün geceden beri yiyor. Bende maalesef aynen onun yolunu izliyorum :) evet, tarif aklımdan gitmeden hemen yazmalıyım...



Gerekli malzemeler ;

  • 200 gr bitter çikolata ( mümkünse kuvertur )- benmaride eritilmiş
  • 4 yumurta
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1 çay kaşığı vanilya aroması ve dr.oetker'ın yeni çıkardığı vanilya esansı ( bir paket )
  • 1 paket dr.oetker'ın yeni çıkardığı Ameretto aroması ( yada ameretto şurubu eklenebilir veya bulamazsanız bu malzemeyi eklemeyebilirsiniz)
  • 1 su bardağı un
  • 1 paket hamur kabartma tozu
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 1/2 su bardağı sıvı yağı ( ben riviera zeytinyağı kullanıyorum )
  • 2 tatlı kaşığı toz kakao

Kreması için ;

  • 200 gr sıvı krema ( özellikle tikveşli veya eğer imkanınız varsa Metro'dan Rama marka krema kullanmanızı öneririm. Rama marka olan ithal bir ürün ve üzeri mor-beyaz renklerde )
  • 200 gr kuvertur çikolata veya bitter

Krokan için ;

  • 1 su bardağı ayıklanmış fındık içi
  • 1 su bardağı tozşeker
  • 1 çorba kaşığı margarin veya tereyağı

Öncelikle kekimizi pişiriyoruz. Ben kekin üzerine krema sürdüm ve üzerini krokanla süsledim. Siz bu keki pastayı çevirmek isterseniz krema miktarının iki katına çıkartıp yarısını ara kata sürebilirsiniz.

20 cm'lik bir kelepçeli kalıbı yağlayalım. Ben alt tabanına pişirme kağıdı yerleştiriyorum, yanlarına peçeteyi yağla ıslatıp sürüyorum. Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.

Yumurta , şeker, vanilya ve ameretto aromasını birlikte çırpmaya başlayalım. 5 dakika çırptıktan sonra içerisine sırayla yağı ve yoğurdu ekleyelim ve 2-3 dakika daha çırpalım. Ayrı bir kapta unu, kabartma tozunu ve kakaoyu birlikte eleyerek harmanlayalım. Ve yumurtalı karışımımıza ilave edelim. Bu arada benmaride eritilmiş çikolatamızı da ilave edip tüm karışımı homojen hale gelene kadar iyice çırpalım.

Hazırladığımız kalıba karışımızı döküp önceden ısıtılmış fırınımızda yaklaşık 1 saat pişirelim. Pişip pişmediğini içerisine 1 kürdan sokarak anlayabiliriz. Kürdana kekin yapışmaması yeterlidir.

Kekimiz piştikten sonra tezgahta soğumasını bekleyelim.

Bizde bu arada krokanları hazırlayalım. Fındığı, şekeri ve yağı bir tencere alıp orta ateşte devamlı tahta kaşıkla çevirerek kavuralım. Şekerin ve yağın iyice eriyip hafif kahverengi bir renk alana kadar pişirmemiz gerekmektedir. Bir fırın tepsisine yağlı kağıt serip üzerine hazırladığımız karışımı dökelim ve üzerini kaşıkla düzleştirip soğumaya bırakalım.

Krema için , sıvı kremayı orta bir cezvede kaynatalım. Çikolatamızı küçük küçük keselim. Ve kaynamış kremanın içerisine çikolatayı ekleyip iyice tahta kaşıkla karıştırarak malzemenin birbirine karışmasını sağlayalım. 10 dakikalığına buzdolabına kaldırıyoruz.

Bu arada kekimizi kabından çıkartalım. Donan krokanı küçük küçük parçalar halinde kırıyoruz.

Kremamızı dolaptan çıkaran, büyük pastacı spatulası ile kekimizi gelişi güzel sıvıyoruz. Özellikle gelişigüzel sıvamak pastaya ayrı bir hava verecektir. Kremamız bittikten sonra pastanın üzerine krokanlarımızı serpiştiriyoruz.

Pastamızı buzdolabında 1 saat beklettikten sonra servis yapabilirsiniz. Eğer yumuşak pastalardan hoşlanıyorsanız yemeden yarım saat önce buzdolabında çıkarmanızı öneririm..

Herkese afiyet olsun..



veee..
























Beklediğim gün 21 Eylülmüş..

Cuma, Eylül 08, 2006

YAĞMUR VE ANNESİ PANCAKE'İ ÇOK SEVİYOR..

































Tatilden geriye kalan pancake'lerimiz oldu..Pancake, Amerikan kahvaltılarının vazgeçilmez bir lezzetidir..bizler çok sık yapmayız hatta belkide çoğumuz hiç yapmamışızdır..ama arada, haftasonu kahvaltılarındave brunchlarda yapılabilecek değişik bir tarif olduğunu düşünüyorum..
Ben pancake yapımını ilk Zanussi'nin Brunch kursunda öğrenmiştim. Kolay gibi gözükse de yapımı , en önemlisi pişirmesi biraz zahmetlidir. Biraz yapa yapa deneyim kazanılması gereken ve yakmadan az pişirilmesi gereken bir yiyecektir.. Kursta hepimiz pancake'leri pişirirken ya çok kalın yapıyorduk ya da istemeden yakıyorduk. Bugün sabah ta pişirirken ilk yaptıklarım çok güzel oldu ama sonrakileri biraz yaktım :( nedeni ise tava çok ısınınca eğer tavayı tekrar yağlamadan pancake'i dökerseniz pancakeler 1 dakika içinde yanıyor..bu deneyim bana iyi bir ders oldu..
Tarifinde ise kurstan öğrendiğimin aynısını yapmadım. Çünkü o tarif nerdeyse 20 kişilikti. Günal'ın getirdiği kitaptan ve kurstaki tarifi birleştirip kendi mantığıma göre bir tarif oluşturdum. Sonuçta tatilde yediğimizin daha lezzetlisini, görüntü olarakta daha başarısızını yapmış oldum..
























Yağmur sadesini, bende tabii ki Nutella'lısını yedim :) Çikolata severlere Nutella'lı yemesini şiddetle tavsiye ederim.. pancake'in yanındaki yeşil bebek ise tatilden bizimle dönen ikinci Bodrum hatırası :)

Gerekli malzemeler ; ( yaklaşık 10 adet için )

  • 1 orta boy yumurta
  • 8 çorba kaşığı tereyağı ( eritilmiş )
  • 2 çorba kaşığı tozşeker
  • çay kaşığının ucuyla tuz
  • 3/4 su bardağı un
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1/2 su bardağı süt
  • 1/2 çay kaşığı vanilya esansı veya 1 çay kaşığı toz vanilya
  • ayrıca pişirmek için tereyağı veya becel

Öncelikle yumurta , şeker ve vanilyayı çırpalım. Bu arada tereyağını eritelim. Un, kabartma tozu ve tuzu ayrı birkapta eleyelim. Yumurtalı karışıma unlu karışımı ekleyip çırpmaya devam edelim. Karışımı çırparken sütü ve erimiş yağı yanımızda bulunduralım. Çırparken biraz süt ekleyelim karışıma yedirelim. Sonra yağı ekleyip karışıma yedirelim. En son tekrar sütü ekleyip karışıma çırpmaya devam edelim. Karışım homojen görünümde ve akışkan olmalıdır.

Tavamızı ısıtalım. Bir parça tereyağını tavada eritelim. Birer çorba kaşığı karışımdan dikkatlice, oval veya yuvarlak bir şekil vererek tavaya dökelim. Bir dakika içinde hemen bir tarafı kızaracaktır, hemen dikkalice diğer tarafını spatula ile çevirin. Taraflarını yakmadan hafif kızartarak pişirmeye dikkat edelim . Bir tur piştikten sonra ikinci tur için tavaya tekrar tereyağı sürün ve karışımdan öyle dökün. Eğer yağlamadan pişirirseniz pancakeler 1 dakka dolmadan bile hemen yanacaktır.

Pancakelerimizin yanında reçel, peynir, nutella veya sade olarak servis yapabilirsiniz.Özellikle çocukların çok hoşuna gidecektir..

Hepimize afiyet olsun :)