Pazar, Eylül 02, 2007

HALA TATİLDEYİM..

























Herkese merhaba,
Dergi için fotoğraf ve tarif göndermek için internet'e girdiğimde , bloguma birşeyler yazmadan çıkıp gitmek istemedim..
Doğal olarak tatiller güzeldir ama çalışmakta çok güzeldir :) Ben bulunduğumuz otelde boş durmayıp mutfaklarını gezdim, şefler ile tanıştım ve tarifler aldım :) İstanbul'a döndüğümde pek çok paylaşımım sizleri bekliyor olacak..
Herkese sevgilerimle..

Pazartesi, Ağustos 13, 2007

ÖNCE YOĞUNUM , SONRA TATİLDEYİM :)

























Geçen haftalarda da yoğundum ama bu önümüzdeki on gün daha da yoğun olacağım.. Aslında durumumdan şikayetçi değilim ama blogumu güncelleyememe sebebimi yazmak istedim..

Bu haftasonu için yukarıda çizimini yaptığım pastanın maketi üzerinde geliştirerek çalışıyorum ve sonra bu gördüğünüz maketi yenilebilir hale getirmem gerekiyor :) Bu yüzden yüzlerce dilim pasta yapmam gerekecek.. Birde tatile çıkmadan önce tamamlamam gereken yine yüzlerce düğün kurabiyelerinin bir kısmını bitirmem ve aradaki doğum günü pastalarını yapmam gerekiyor :) Ben çok mutluyum ama kızım ve eşim tatile çıkamamaktan şikayetçi olmaya başladıkları için 26 Ağustos- 5 Eylül tarihleri arasında gidiyoruz..

Pastaci.net 'e son yaptığım tüm çalışmalarımı ekleyeceğim ama bloguma yazı yazamayacağımı üzülerek belirtmek istiyorum..

Döndüğümde umarım iyice dinlenmiş ve daha yoğun tempoya girmeye hazır olmabilmeyi ümit ediyorum.. İyi ve kötü günlerimde , her zaman yanımda olan sevgili blog okuyucularıma ve dostlarıma teşekkürlerimi ve sevgilerimi gönderiyorum..

Beni unutmayın :)

Herkese sevgilerimle..

BİRAZDA TUZLULAR..

























Sanırım uzun zamandır tatil yapamadığım için üzerimde bir yorgunluk, bir tembellik ve bir keyifsizlik var..kafamın içi ise o kadar dolu ki..birçok şey yapmak istiyorum ama enerjimi toparlayıp harakete geçemiyorum. Sanırım birkaç hafta sonra biraz dinlensem çok iyi olacak..

Birçok kişiden devamlı tuzlu tarifleri talepleri geldiği için son yaptığım aperatifleri sizlerle paylaşmak istiyorum.. Sabah kahvaltılarında, brunch'larda veya çay saatlerinde sofranıza renk ve lezzet katacak çok pratik tarifler..

AVAKADO EZMELİ PASTIRMALI KANAPELER

Gerekli Malzemeler;

• Yarım kepekli baton ekmek ve hazır tahıllı dilimlenmiş ekmekler
• 1 adet yumuşamış avakado
• 2 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
• ½ limon suyu
• bir miktar tuz
• 1 paket çemensiz pastırma
• 1 demet yıkanmış ve yaprakları ayrılmış roka (yıkandıktan sonra kurulanmış olmalı)


Baton ekmeklerimizi çok ince olmayacak şekilde birer parmak kalınlığında keselim. Veya tost ekmeği kullanacaksak dilimlerin kenarlarını bıçakla keselim ve dilimleri ortalarından ikiye keselim.

Yumuşamış avakadomuzun kabuklarını soyalım ve ikiye bölüp ortasından çekirdeğini çıkaralım. Yumuşamış meyveyi bir çatal yardımıyla geniş bir kasenin içerisinde ezelim. Ezdiğimiz meyvenin üzerine zeytinyağı, limon ve tuzu ilave edip hepsini iyice karıştıralım.

Hazırladığımız ezmeyi ekmeklerimizin üzerilerine sürelim.Ezmenin üzerine önce bir yaprak roka ve bir yaprak pastırma yerleştirip kürdan batırarak dekore edelim. Bu aşamada arzu ederseniz avakado ezmesini sürmeden önce ekmeğimizin üzerine krem peynir sürebiliriz.Oda farklı bir lezzet katıyor.

Servis tabağımıza hazırladığımız kanapeleri dizelim. İsterseniz taze kaşar peynirini ince dilimleyip kalpli kurabiye kalıpları ile keserek kanapelerinizi süsleyebilirsiniz.

























SALATALIK DOLMASI

Gerekli malzemeler ;

· 3-4 adet kalın salatalık
· 150 gr yumuşak beyaz peynir
· 4-5 dal taze dereotu ve maydanoz
· süslemek için kırmızı pul biber


Salatalıkların içlerini sebze soyacağı ile kabak içi çıkarır gibi çıkaralım.

Bir kasede beyaz peynirimizi çatal yardımı ile ezelim. Dereotu ve maydanozu yıkayıp ince ince kıyalım. Peynirin üzerine ekleyip karıştıralım.

İçlerini çıkardığımız salatalıkların içlerine hazırladığımız peynirli karışımı dolduralım. Ve dikkatlice bıçak ile dilimleyip servis tabağına yerleştirelim. Süslemek için üzerine pul biber serpiştirelim.


























BAHARATLI PEYNİR TOPLARI

Gerekli malzemeler ;

10 adet için

150 gr Ezine koyun peyniri
2 adet üçgen peynir
3 çorba kaşığı krem peynir
1 çay kaşığı zeytin ezmesi
üzeri için, susam, pul biber, kekik, limon otu


Bu peynir toplarını hafta sonu kahvaltı sofralarınızda farklı bir sunuş ve lezzet yaratmak için sunabilirsiniz..

Ezine peynirimizi rendenin ince tarafı ile temiz bir kabın içerisine rendeleyelim. Üzerine diğer peynirlerimizi ve zeytin ezmemizi ilave edelim. Hepsini kaşık yardımı ile karıştıralım. Düz bir tabağa baharatlarımızı ister harmanlayıp isterseniz de tek tek dökelim.

Tepeleme bir çay kaşığı peynir harcı alıp tabağın üzerinde baharatlara bulayarak top haline getirelim ve servis tabağımıza yerleştirelim.


Herkese sevgilerimle..

Çarşamba, Ağustos 08, 2007

TEK KİŞİLİK LİMONLU FIRIN CHEESECAKE VE SOFRAMIZ..






























Aradan bir hafta geçti, ben daha yeni zaman bulup detayları yazabiliyorum. Evet, bahsettiğim canım arkadaşım Zuhal'in yaş günü daveti.. Zaten Zuhal'in doğum gününü kutlamakta da epey gecikmiştim, şimdi de yazmakta çok geciktim. Kimbilir bana ne çok kızıyordur :) (birde Hilal kızıyor biliyorum)




O günün daha güzel, daha kalabalık, daha bol lezzetli olmasını isterdim ama şartlar ,zaman azlığı ve yorgunluk daha fazlasını yapabilmeme engel oldu maalesef.. O günden bir gece önce Zuhal'in pastasını hazırlarken gerçekten çok yorgundum ve istediğim performansta ve güzellikte bir pasta yapamadım. Ama tadında performans düşüklüğü yoktu ve hepimiz afiyetle yedik :) Keşke şu an tüm okuyanlara ikram etme şansım olsaydı..




Pastasını bollllll çikolatalı ve vişneli hazırladım. Önceleri vişneye burun kıvıran Hilal bile sonra bayılarak yedi :) Zaten ne zaman kendimiz için pasta yapmam gerekse , elim hep bitter çikolataya ve vişnelere gidiyor..en sevdiğim iki lezzet..




O gün Ufuk, Ayşem, Işıl, Seda, Berna, Hilal bizlerle beraberdi.



















Bu nefis ve şık kısır sevgili Ufuk'umuza ait..
























Bu enfes haşhaşlı mini muffin'ler hala tarifini sabırsızlıkla beklediğimiz Ayşem'e ait.. Hadi artık şu tarifi yayınla , gerçekten çok çok lezzetliydiler..

O gün hakkında ne kadar yazsam, ne kadar anlatsam azdır. İyi ki Zuhal doğmuş , iyi ki bir araya gelmişiz, keşke her zaman daha çok kişi ile bir araya gelebilsek :)

TEK KİŞİLİK MİNİ LİMONLU CHEESECAKE’LER

Gerekli malzemeler ;

Peynirli kısmı ;
· 3 paket krema peyniri (600 gr)
· 1 su bardağı sıvı krema
· 1 adet limonun kabuğu ve suyu
· 3 çorba kaşığı un
· 1 çorba kaşığı nişasta
· 1 yumurta
· 1 su bardağı tozşeker

Alt taban ;
· 1 paket yulaflı bisküvi
· 150 gr eritilmiş tereyağı veya margarin

veya

  • traşladığınız pandispanyaların atık kısımlarını süt veya krema ile ıslatıp tekrar hamur haline getirip alt taban olarak kullanabilirsiniz.. Böylece daha yumuşak ve lezzetli bir taban oluşturmuş oluyorsunuz.

Üstü için ;
· 3 çorba kaşığı tozşeker
· 1 limon kabuğunun rendesi ve suyu
· 1 su bardağı su
· 1 yumurta sarısı
· 1 çorba kaşığı mısır nişastası.
· 1 çorba kaşığı tereyağı

İlk önce alt tabağı hazırlayalım. Bisküvilerimizi rondodan un haline gelene kadar geçirelim. Yağı eritelim. Erimiş yağ ile un haline gelmiş bisküvileri bir kaşık ile karıştırıp, muffin kağıtlarının altlarına ince bir katman olacak şekilde paylaştıralım. Paylaştırırken hafifçe bastırıp üzerlerini düzgünleştirelim.

Peynirli ara katı hazırlamak için, önce krema peynirlerini mikser ile beş dakika kadar yüksek devirde çırpalım. Üzerine şekeri ve yumurtayı ilave edelim ve tekrar çırpalım. Sıvı krema ,limon suyu ve limonun kabuklarını ekleyip çırpmaya devam edelim. En son un ve nişastayı ilave edip beş dakika daha çırpıp , cupcake kağıtlarımıza bisküvilerin üzerlerine paylaştıralım.

Fırınımızı 170 dereceye getirip yaklaşık 40 dakika pişirelim. Üzerleri hafif kızarınca fırından çıkarıp soğumaya bırakalım.

Soğuduktan sonra üzerine dökeceğimiz sosu hazırlayalım.

Tüm malzemeyi, tereyağı hariç, hafif ateşte hızlı karıştırarak pişirelim.. Kıvamını biraz su ilave ederek ayarlayalım Tereyağı ekleyip karıştıralım. Biraz soğuyunca cheesecake’lerin üzerlerine paylaştıralım.

Servis ederken birer taze nane yaprağı ile süsleyebiliriz.

Herkese sevgilerimle..

Perşembe, Temmuz 26, 2007

KİŞİYE ÖZEL KARTVİZİTLER..


























Akıllarında kalsın istiyorum , ellerine verdiğimiz kartvizitler.. Sadece üzerinde yazan yazılarmıdır önemli olan , yoksa yazılardan ayıran içeriğimi ..

Her zaman ki gibi pasta, kek, kurabiye tarifi veya fikri vermek istemedim bu sefer, farklı bir fikrimi paylaşmak istedim. Bundan üç veya dört ay önce photoshop'ta kartvizitlerimi kendim tasarladım (tasarlamaya çalıştım ). Şimdi ise kartvizitleri tek tek süslüyorum :) Böylece br köşeya atmaya kıyamasınlar istiyorum :)

Zaman zaman farklı tatlı paylaşımlarımızı da yazmak istiyorum..

Pazar, Temmuz 22, 2007

PRATİKLİK KAZANMAK..






































Geçen hafta içi annem arayıp , sevdiğimiz bir dostumuzu ziyaret etmemizi teklif etti. Bende çok memnun olarak hemen "tamam !" dedim. Bunun üzerine annem, "elimiz boş gitmeyelim, sen hemen çikolata gibi bir şeyler hazırla" , tamam da annem hem hemen gidelim diyordu , hem de hemen bir şeyler hazırla diyordu. "İyi de anneciğim, 10 dakikada çikolata vb. hazırlayamam ki, her şeyin bekleme süresi var", oda "iyi ,düşün o zaman yolumuzun üzerinde bir yer bulup alırız" deyip telefonu kapattı. Bazen annem beni pastane sanıyor gerçekten. Devamlı hali hazırda çikolata, pasta, kurabiye çeşitleri bulundurup hemen teslim ediyorum isteyenlere..

Tabii bu durum benim içime sinmedi. Tamam alırım tabii ki güzel bir pastaneden ufak tefek bir şeyler ama annem kendimi o kadar kötü hissettirmişti ki hemen bir çözüm bulmalıydım. Etrafa bakınırken işte o an şimşek çaktı !!! Hemen buzluğu açtım ve işte oradaydı :))))

Bildiğiniz gibi son dönemlerde oldukça yoğun pasta hazırlıyorum ve pastaları traşlarken elimde oldukça çikolatalı pandispanya artıyor. Ben pandispanyalarımı sadece kakaodan değil çikolatadan yaptığım için kalan parçaları asla atmaya içim razı gelmiyor ve hemen buzdolabı poşetlerine doldurup derin dondurucuya atıyorum. Bizim dolabın derin dondurucu bölümünü açtığınızda zaten karşınıza üzerinize neredeyse yıkılacak gibi duran çikolatalı pandispanya parçaları ve dondurulmuş meyveler çıkıyor :)

İşte bazen pasta hazırlarken krema ve meyvelerde artabiliyor. Bu duruma hemen bir kabın içerisine kalan pandispanyaları bölüyorum. Üzerine kalan krema ve meyveleri ilave ediyorum. Birkaç kaşık pralin de ilave edip güzelce karıştırıyorum. Kubbe kalıbımın içerisine streç film yerleştirip karışımı üzerine döküyorum. Kalıbın üzerini de streç filmleyip derin dondurucuya atıyorum.

İşte kubbe karşımdaydıııı :))) Hemen dolaptan kalıbı çıkartıp içerisindeki pastayı çıkardım. Streçlerini aldım ve pasta altlığının üzerine yerleştirdim. Üzerini ekstra pralin ile kapladım . Eğer pralininiz yoksa Nutella ile kaplayabilir veya çikolatalı ganaş hazırlayıp kullanabilirsiniz. Yine derin dondurucudaki frambuazlardan bir avuç kadar çıkartıp frambuazlı soğuk jöle ile karıştırıp pastanın tepesine döktüm. Bu jölenin hem tadı hem kokusu gerçekten çok güzeldi.

Sonra pastamı kutusuna yerleştirip arabanın arka koltuğuna oturtturdum :) Dondurucudan çıkması çok güzel old, böylece "aman hava çok sıcak, acaba erir mi" korkusu yaşamadan, "hatta biraz erisin daha da güzelleşir" rahatlığı ile annemi evinde aldım. Annem, "şimdi nereden ne alalım" demeye kalmadan arka koltukta uslu uslu oturan kutuyu gördü ve gülümsedi. Başkada diyalog geçmedi aramızda bu konu ile ilgili :)

Sonuçta Annem memnun, ben memnun, ziyaret edilenler memnun olarak günümüzü tamamladık :) Sonuçta pastanın tadı çok güzeldi, hem biraz yumuşamıştı. Özellikle soğuk ve yumuşak olması çok hoşumuza gitti. Zaten içi bol çikolatalı, pralinli ve frambuazlı idi .

Demek ki sonuç olarak, derin dondurucularımızı sevelim, pandispanyalarımızı atmayalım ve buzluğumuzda dondurulmuş meyvelerde bulunduralım :) Kendi ellerinizden çıkan hediyeler her zaman daha değerlidir , bunu da unutmayalım :)

Bugün yine "Göl Evi"ni seyrettim. Digiturk'ün sinema salonlarında oynamaya başladığını gördüm ve hemen DVD 'imi tekrar seyrettim. Ne zaman canım çok sıkılsa, moralim bozulsa veya dinlenmek istesem çok sevdiğim bir filmi seyretmeyi tercih ediyorum. Gerçi benim seyrettiklerim evdekileri çok memnun etmesede "göl evi"ne kimse hayır diyemiyor :) Dün gece yine rahatlama amacıyla "Alacakaranlık" (halflight) filmini seyrettim ve nerede rahatlamak ,ağlamaktan yine tüm moralim alt üst oldu..seyredenler beni anlar sanırım ama tüm gerilime rağmen , ıssız ev, deniz, fener, kumsal çok çok güzeldi..

Bugünlük bende bu kadar, herkese sevgilerimle..

Salı, Temmuz 10, 2007

LINGONBERRY İLE HAZIRLANMIŞ SOĞUK CHEESECAKE VE KISA KISA..






































Yine yazacak çok şey birikti. Aslında bu sefer arayı fazla uzatmamıştım ama pastacılık ve blog dünyasında öyle hızlı gelişmeler oluyor ki şu dönemlerde, yetişemiyorum :)

Aklımda devamlı limonlu yapılan tüm tatlılar, soğuk cheesecake'ler ve yumuşacık mudcake(çamur kek) kıvamında cupcake'ler (küçük kekler) var. Özellikle geçen gün Remzi kitapevindeki kitapları incelerden , gerçekten harika bir kitap buldum;

Luscious Lemon Desserts - Lori Longbotham ait. Tamamiyle orijinal limonlu tariflerle dolu bir kitap. Gözümü kapağında yer alan klasik limonlu tart'a ve limonlu merengli tek kişilik tartlara yönelttim. Onlarında denemeleri ve tarifleri en kısa zamanda sizlerle olacak gibi gözüküyor ..

Ve blog okuyucularından girişimci bir bayanı sizlere tanıtmak istiyorum ; Ezgi Kalkınan..

32 yasında bir kız annesi ve eski bir bankacı. Ama çalışkan bir insan , hem Fransızca özel dersler veriyor hem de eşi ile birlikte Çilek Marzipan Setlerinin üretimini ve pazarlamasını yapıyor. Evet bu noktada bizi en çok ilgilendiren bölüm "marzipan setleri" :)

























Sağolsun bana hemen ürettikleri ve şu an üç çeşitten oluşan setlerini kargo ile gönderdi. Gerçekten kaliteli, kullanışlı ve rengi ile insanın içini açan üç set. ( shoppingtv gibi oldum :) )
Ama , gerçekten Ezgi Hanım'ın girişimi ve yerli bir firmamızın bu tip özel hobi alanlarına ilgi duyguması beni çok heyecanlandırdı ve mutlu etti..Özellikle fiyatları çok uygun.İthal ürünlere göre hayli uygun..

Sizde setlerle ile ilgili Ezgi Hanım ile görüşmek isterseniz;

ezgi@eymez.com
0216 464 21 78

iletişim bilgilerinden ulaşabilirsiniz..




















İşte Ikea'dan alıp aşık olduğum Lingonberry reçeli..Frank üzümü ile kızılcık tadında inanılmaz güzel bir tat. Ikea'da İsveç köfteleri vardır..işte asıl olarak bu meyvenin sosu yapılır ve isveç köftesi ile birlikte servis edilir. Hatta şu an Ikea'da dondurulmuş isveç köfteleri, bu reçel ve köfte sosu çok uygun bir fiyata paket halinde satılıyor (ek bilgi)

Ben bu reçel ile soğuk cheesecake yapmaya karar verdim. Çünkü çok tatlı reçel tadını pek sevmiyorum , ekşi ile şeker tadını birlikte daha çekici buluyorum..

Gerekli malzemeler;

Peynirli kısmı için ;
  • 2 çay kaşığı toz jelatin
  • 3 çorba kaşığı su
  • 400 gr krema peyniri (trakya çiftliğinin beyazını kullandım )
  • 1/2 cup - 125 gr toz şeker (1 su bardağının yarısında bir parmak çok)
  • 300 ml sıvı krema
  • 1 çay kaşığı sıvı vanilya

Altı için ;

  • Çikolatalı pandispanyalarımdan arta kalanlar ile yaptım. Eğer elinizde pandispanya yoksa bu tariften orta büyük dikdörtgen bir tepsi pişirip üzerine cheesecake'imizi hazırlayabilirsiniz ;

Yoğun çikolatalı pandispanya

Üzeri için ;

  • Lingonberry reçeli veya frenk üzümü , kızılcık, karışık orman meyveleri veya ahududu,frambuaz reçeli ( hangisini tecih ederseniz)
  • frambuazlı soğuk jöle

Öncelikle eğer hazır elimide kalan pandispanyamız varsa , onları bir kabın içerisine ufalayarak bölelim. Üzerine 3 çorba kaşığı Nutella veya fındıklı pralin ve yarım su bardağı sıvı krema ekleyip karıştıralım. Eğer hala biraz sert ise azar azar süt ilave ederek yumuşatalım ve 30 x 20 cm büyüklüğünde dikdörtgen bir kalıbın alt zeminine yağlı kağıt serip harcımızı yayalım.

Bir cezvenin içerisine jelatini ve suyu koyup kısık ateşte devamlı karıştıralım. Jelatin çözülüp suya iyice karıştıktan sonra ateşten alıp 5 dakika bekletelim.

Ayrı bir kapta krema peyniri ile şekeri mikser ile iyice çırpalım. Üzerine krema ve vanilyayı ilave edip 3-4 dakika daha hızlı devirde çırpalım. Üzerine jelatinimizi ilave edip karışım iyice kabarıp homojenleşinceye kadar çırpmaya devam edelim.

Peynirli karışımımızı kekimizin üzerine dökelim ve üzerini spatula yardımı ile düzgünleştirelim.

5 dakika buzdolabında bekletelim. Daha sonra çıkarıp üzerine arzunuza göre 1 kat frambuaz jölesi sürelim. Daha sonra bir kavanoz reçelin tamamını üzerine döküp yayalım.

En az bir gece buzdolabında bekletelim. Ne kadar uzun beklerse tadı ve kıvamı o kadar güzelleşecektir.

Servis yaparken ister dilimleyip tabaklara koyabilirsiniz istersenizde küçük çemberler ile keserek tek kişilik cheesecake'ler halinde sunabilirsiniz.. Ve üzerine 1-2 yaprak nane şıklık ve ferahlık verecektir.

Herkese sevgilerimle..

Cuma, Temmuz 06, 2007

YENİLEBİLİR ÇİÇEKLERİN SÜSLEDİĞİ BİR PASTA...






































Bu pastayı belki hatırlarsınız, Chef's dergisinin 2007 Mayıs ayındaki son sayısında çıkan tarifime ait. Derginin yeni sayısı çıkmak üzere fazla geciktirmeden yazımı ve tarifi sizlere aktarıyorum ;




MERHABA VE YENİLEBİLİR ÇİÇEKLERİN SÜSLEDİĞİ BİR PASTA..

Çok sevdiğim Chef’s dergisinin bir sayfasında yer alıyorum. Bunun için çok heyecanlı ve çok mutluyum. Bazen ne kadar çok “çok” kelimesini kullandığımı fark ediyorum ve kendi kendime gülüyorum; “ben biraz tutkuluyum galiba”..

Bana göre tutkunun bir yansımasıdır pasta yapmak.. Malzemeleri birleştirmek, lezzetleri harmanlamak, görselliğini ön plana çıkarmak ve duygularımıza tercüman etmek. İşte ben sadece pandispanya, yağ, krema, çikolata gibi bakmıyorum pastalara. Her birini isimlendiriyor, saatlerce üzerinde düşünüyorum. Çünkü bana göre pasta yapmak gerçekten bir tutku ve sanattır.

Pastaları , çoğu zaman gerçek çiçeklerle veya şeker hamurundan hazırladığım çiçeklerle süsledim ve süslüyorum. Peki “yenilebilir çiçeklerle” süslemek gerçekten de heyecan verici bir yöntem olmaz mı sizce de. Aslında asırlardır Türk Mutfağında hakim olan yenilebilir çiçekleri, sanki çok yeni bir şeymiş gibi keşfettiğimde gerçekten çok heyecanlanmıştım. Sebebi de çiçeklerin gerçekten çiçek görünümünde olmaları ve pazara çok hakim olmamalarıydı.


Akasya, Gül, Çiğdem, Erguvan, Karanfil, Menekşe, Latin Çiçeği, Papatya ,Hardal Çiçeği, Krizantem ve Mor Viola yenilebilir çiçekler arasında yer alıyorlar. Dikkat edilmesi gereken nokta, bu saydığım çiçekler hariç her çiçeğin yenilmemesi ve yenilebilir olanlarının da sadece yapraklarının yenmesinin gerektiğidir.

Çiçekleri doğrudan kullanabileceğimiz gibi , çoğunu da aroma olarak yemeklerimize ekleyebiliriz. Son dönemlerde salataları, tatlıları, sirkeleri, likörleri ve bazı özel yemekleri yenilebilir çiçekler süslemekte ve lezzet katmaktadırlar.

Mesela menekşe, Fransa’nın Toulouse kentinde özel olarak üretilip şekerleri ve likörleri yapılmaktadır. Lavanta, tatlılarda ve jölelerde son zamanlarda çok tercih edilmektedir. Örneğin Lavantalı Cheesecake severlerinin sayısındaki artış gibi .. Gül, Türk ve Osmanlı mutfağı dahil birçok yerde kullanılmaktadır. Tatlıdan tuzluya farklı tat, koku ve uyum sağlamaktadır. Yasemin, Uzakdoğu’da çaylarda kullanılmakta ve pilavlara çeşni olarak katılabilmektedir.

Şu an piyasada hazır paketlenmiş olarak satılan türler ise, soğan çiçeği, Latin çiçeği, mor viola, kabak çiçeği ve karanfildir. Pastacılıkta ise daha çok Mor Viola’nın ve Ihlamur çiçeğinin kullanılması önerilmektedir. Ama tatları ve görüntüleri ile bence hepsi birer pastaya anlam katacak kadar değerlilerdir..




ÇİKOLATALI & ANTEP FISTIKLI PASTA

Gerekli Malzemeler ;
4 adet yumurta (oda ısısında bekletilmiş)
1 su bardağı toz şeker
1 tatlı sıvı vanilya
1 su bardağı un
4 çorba kaşığı toz kakao
1 çorba kaşığı kabartma tozu
1 küçük paket sıvı krema ( 200 ml)
200 gr küvertur çikolata ( bitter )
krema için; 200 ml sıvı krema
150 gr sütlü çikolata
üzeri ve arası için ; antep fıstığı

Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Çikolatalarımızı küçük küçük kesip benmaride eritelim.
Yumurta, şeker ve aromamızı birlikte yüksek devirde yaklaşık 10 dakika çırpalım. Önemli olan şekerin yumurtaların içerisinde erimesidir. Daha sonra sırasıyla çikolatayı ve kremayı ekleyip çırpmaya devam edelim.
Ayrı bir yere un, kakao ve kabartma tozumuzu eleyelim. Ve yumurtalı - çikolatalı karışımımızın içerisine ilave edelim ve düşükten hızlıya homojen bir karışım elde edinceye kadar çırpalım.
20 cm’lik yuvarlak kalıbımızı yağlayalım. İçerisine karışımımızı dökelim ve önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 40 – 50 dakika pişirelim.
Piştikten sonra tezgahımıza alıp bir mutfak örtüsünün üzerine ters çevirerek soğutalım. Soğuduktan sonra dikkatlice kalıbımızdan kekimizi çıkaralım.
Krema için, sütlü çikolatamızı benmaride eritelim.
Kremayı erimiş çikolata ile sertleşinceye kadar çırpalım. Ve buzdolabında 5 dakika bekletelim.

Pandispanyamızı levye yardımıyla üçe bölelim. Ve pastamızın arasına ve ortasına krema ve antep fıstıklarını paylaştıralım.
Arzunuza göre pastanızı yenilebilir çiçeklerle süsleyebilirsiniz. Fotoğrafta kullanılan çiçeğin cinsi “Latin Çiçeği”dir.



























Bu tarif ise tek bir tart hamuru ile ne kadar çok farklı ve başarılı lezzet elde edileceğinin bir kanıtı ;

ÇİKOLATA DOLGULU KURABİYELER

Gerekli Malzemeler;

240 gr un ( 1 + 1/2 cup)
110 gr tozşeker (1/2 cup)
140 gr soğuk tereyağı veya margarin
1 yumurta (hafif çırpılmış)
15-20 adet napoliten çikolata

Önce, kurabiye hamurunu hazırlayalım. Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Un, şeker ve yağı yoğurma kabında parmaklarımızın ucuyla yağı eritmeden birbirlerine yedirmeye başlayalım. Yumurtayı ekleyip şöyle bir hamurumuzu toparlayalım. Streç film ile sarıp 30 dakika buzdolabında bekletelim.
30 dakika sonra buzdolabından çıkartıp hamurumuzu unlu tezgahta biraz yumuşayıncaya kadar yoğuralım. Hamurdan ceviz büyüklüğünde bezeler koparalım. Bezeleri avucumuzun içerisinde düzgünleştirerek açalım ve ortasına bir adet napoliten veya pul şeklinde çikolata yerleştirelim. Ve yine avucumuzun içerisinde hamuru yuvarlayarak kapatalım. Çikolatalar hamurun ortasında kalmalıdır.

Aynı işlemi tüm hamur bitene kadar tekrarlayalım. Hazırladığımız kurabiyeleri fırın tepsisine dizelim. Üzerlerini çatal ile hafif bastıralım.
Önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 20 dakika pişirelim. Piştikten sonra mutfak tezgahımızda 15-20 dakika soğutalım.


Herkese sevgilerimle..


İşte ben buradaydım :)

Perşembe, Temmuz 05, 2007