Pazartesi, Ağustos 28, 2006

BİR ÇAY MOLASI VERİYORUM..































Nihayet beklediğimiz tatile yarın sabah çıkıyoruz :) Çok mutluyum, heyecanlıyım ve aklımı burada bırakıyorum..Özellikle bu dönem bloguma çok sarıldım ve pastacılık işi beni daha da çok heyecanlandırmaya başladı..insan hayatta sevdiği işi yapmalı diye düşünüyorum. Benimde hayatta sevdiğim iki iş var ; biri öğretmenlik biri de pastacılık..belki bir zaman gelir iki işi bir arada çok severek yapabilirim.. Döndüğüm zaman daha yoğun bir pastacı olmak istiyorum..






























Tatile çıkmadan önce, pazar günü, aile büyüklerimizi ziyaret etmek istedik..Yeşilliklerin ve denizin kenarında güzel bir yaz tatili geçiriyorlar..Bende ne zaman oraya gitsem keyifleniyor, güzel fotoğraflar çekiyor ,akşamları Vildan Ablalarla birlikte nargile keyfi yapıyr ve maalesef çok güzel yemekler yiyorum..orada 1 hafta kalsam geriye 10 kilo alıp dönerim..zaten kilolara korkulu gözlerle bakan ben , her seferinde çekine çekine "yememeliyim" avutmalarıyla yinede bana ikram edilen herşeyi yiyerek, evime geri dönüyorum..

Çalışma günlerini de, tatil günlerini de, pazar günlerini de seviyorum..

Şimdi biraz dinlenip ( Yağmur izin verirse), belki çok az renk değiştirip ( bildim bileli hep beyazım, en son çocukken bronzlaştım ), birazda çok özlediğim denize girip ( havuza değil denizeeee ) geri dönmek istiyorum..

Bugün gün içerisinde bilgisayarımın başında olacağım ama yarın yolda olacağım..hepinizi çok özleyeceğim..

en sona eklemek istediğim ve bazı arkadaşlarımın sorduğu "bebek takip çizelgesi"ni neden kaldırdığım sorusuna üzülerek cevap vermek istiyorum ki , geçirdiğim bir rahatsızlıktan dolayı iki haftadır hamile değilim..

Herkese sevgilerimle..

Cuma, Ağustos 25, 2006

ZUHAL İLE GÜNÜMÜZ..






















Sonunda Zuhal ile beklenen günümüz gerçekleşti..

Dün sabah yaklaşık bu saatlerde başlayan günümüz gece geç saatlere kadar devam etti :) Ben tabi yine her zamanki gibi çok telaşlandım ve heyecanlandım..bizim eve ne zaman çok sevdiğim birileri gelse hep elim ayağım dolaşır. Neyse ki hazırladıklarım fena olmamışlardı..bazen o kadar çok telaşlanırım ki yaptıklarım hiç güzel olmaz..































Kiş yapmayı çok sevdiğim için ve sabah kahvaltısında kiş yemeği ayrı bir çok sevdiğim için Zuhal'e sosisli kiş hazırlamaya karar verdim. Daha önce birçok kiş tarifi yayınlamıştım. Hamuru aynı hamur..bu sefer sadace içerisine "Anamur Kaşarı" ve sosis kullandım. Ve büyük bir kiş yapmak yerine 12'li muffin kalıbımı kullanarak küçük küçük kişcikler yaptım :)

Sosisli ve Kaşarlı Kiş Tarifi için..


































Kahvaltı sofralarında ve akşam yemeklerinde salatayı herkesin kendi servisinin önüne sunmayı seviyorum. Ortaya bir salata tabağı koymak yerine , küçük salata kaselerine salataları bölüştürüp servis yapmayı daha çok seviyorum..
Bu salatayı ise sabah kahvaltılarında veya brunch zamanlarında hazırlamayı tercih ediyorum. Yapımı çok kolay ama tadı gerçekten çok lezzetli oluyor.

  • kişi başına bir adet domates
  • knorr "fesleğenli kekikli " salata sosu
  • kişi başına birer kaşık toz permasen peyniri
  • isteğinize bağlı sızma zeytinyağı
  • üzerini süslemek için maydanoz veya taze fesleğen ve zeytin

Domateslerimizi küp küp keselim. Bir kasede zeytinyağını ve salata sosunu iyice karıştıralım. Domatesleri ve sosumuzu karışıtıralım. İçerisine parmesan peynirimizi ilave edip tekrar karıştıralım. Servis tabaklarımıza paylaştıralım. Üzerini ince ince kıyılmış maydanozla veya taze fesleğenle süsleyip en son birkaç zeytin atıştırarak salatamızı bitirelim..


































Bu patates toplarını Hatice'den ilham alarak hazırladım. Kahvaltı için hafif ve lezzetli bir tercih oldu. Bence çok kalabalık misafirleriniz geleceği zaman açık büfe servis yapmak isterseniz bu toplardan yapmayı deneyin. Hem çok şık görünecektir, hem de servisi kolay olacaktır ve hemde partik olacaktır..


  • yaklaşık 8-9 adet patates topu için 2 iri boy patates
  • 2 adet klasik karper peyniri
  • 3-4 kaşık sarımsaklı krem peynir
  • üzerini süslemek için ince kıyılmış dereotu, maydanoz, taze fesleğen, rende havuç , çörek otu vb..

Öncelikle patateslerimizi haşlayalım. Haşlanmış patatesleri ezelim ve peynirler ile karıştıralım. Karışımı elimizle yuvarlayarak küçük küçük toplar elde edelim. İstediğimiz süsleme malzemesini ince ince kıyarak veya rendeleyerek hazırlayalım. Patates toplarını yuvarlarken süsleme malzemelerimizi üzerinde yuvarlayalım..




































Bu nefis kurabiyeler ve servis tabağı ise sevgili Zuhal'in bana hediyeleri oldu..tekrar çok ama çokkk teşekkür ediyorum.. Bu lezzetli fındıklı kurabiyelerin tarifi burada..
Evet , biz bu kurabiyeleri kıyıp yedik :))

































En son ise yaptığım bu çikolatalı pastayı yedik..Bu pastanın kremasını kakaolu creme oleden yaptım. Ve gerçekten çok güzel oldu..Pandispanyası ise bol çikolatalı, kabarık ve yumuşaktı.. Bu pasta gerçekten çok lezzetliydi..

Pandispanyası için ;


  • 4 adet yumurta
  • 1,5 su bardağı un
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 1 çay kaşığı vanilya aroması ( ben metrodan aldığım dr.oetker'ın paket halindeki vanilya aromasından 1 adet kulandım. )
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 su bardağı sıvı yağ
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 2 çorba kaşığı toz kakao
  • 120 gr bitter çikolata veya yurt dışında iseniz sütlü dessert chocolate

Öncelikle 20 cm'lik bir kelepçeli kalıbı pişirme kağıdı ile çeviriyoruz veya her yanını iyice yağlıyoruz. Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlıyoruz.

Yumurta, şeker ve vanilyayı mikser ile iyice 10 dakika kadar çırpıyoruz. Bu arada çikolatayı benmaride eritiyoruz. Yumurtalı karışıma yoğurdu ve yağı ekliyoruz ve çırpmaya devam ediyoruz. Benmaride erittiğimiz çikolatayıda bu karışıma ekleyip 3-4 dakika daha çırpıyoruz.

Ayrı bir kaba unu, kakaoyu ve kabartma tozunu birlikte eliyoruz. Elediğimiz bu karışımı diğerine ilave ediyoruz ve 2-3 dakika daha çırpıyoruz.

Yağladığımız kalıbımıza karışımımızı döküyoruz ve önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 1 saat pişiriyoruz. Piştikten sonra tezgahımıza ters çevirip bekletiyoruz. Soğuduktan sonra kalıbından dikkatlice çıkarıp ortadan ikiye bölüyoruz.

  • iki paket kakaolu creme ole
  • 4 su bardağı süt
  • 1 adet muz

Creme oleyi 4 su bardağı süt ile çırpıyoruz. Ortadan ikiye kestiğimiz kekimizin arasına creme oleden bir miktar döküyoruz. Üzerinede muzumuzu küp küp kesip serpiştiriyoruz. Üzerini diğer parça ile kapatıyoruz. Ve kalan kremayı pastamızın her tarafına dikkatlice sürüyoruz. Ben üzerini süte batırdığım kedi dilleri ile süsledim. Siz arzu ettiğiniz şekilde süsleyebilirsiniz..


























Kahvaltımızı ( brunch'ımızı ) yedikten sonra çalışmalarımıza başladık. Bilgisayarlarımızı yan yana, biz dirsek dirseğe , birbirimize destek olarak Zuhal'ın blogun yeniledik. Ona renkli bir header hazırladık, template'ini değiştirdik.. Fotoğrafta benim ne kadar fedakarca header hazırladığımı görüyorsunuz :) sadace Zuhal sizlerle daha iyi iletişim kurabilsin diye..
Zuhal'i çok seviyorum :)

Herkese sevgilerimle..

Çarşamba, Ağustos 23, 2006

CREME OLE'Lİ KEDİ DİLİ PASTASI VE GÖL EVİ..

































Dün gece sinemaya gitmek istedik çünkü uzun süredir gidemiyorduk. Sinemaya gidebilmemiz için Yağmur'u ya benim anneme ya da kayınvalideme bırakmamız gerekiyor. Ama Annelerimizin ikiside bizden çok tatil yaptıkları ve evlerinde olmadıkları için sinemaya bütün yaz süresinde gidemedik..
Neyse ki benim annem okuldan çağırıldığı için zorla İstanbul'a döndü. Bizde fırsat bu fırsattır deyip uzun süredir benim gitmeyi çok istediğim "Göl Evi"ne gitmeye karar verdik. Aslında merak ettiğimiz için Kanyon'un sinemasına gitmek istiyorduk ama seans saatleri uymadığı için yine Profilo'ya gittik.
Daha film başlamadan benim kalbim çarpmaya başladı. Sebebini bilmeden çok heyecanlamaya başladım. Bu ara hayatıma giren küçük mutluluklarla heyecanlamayı öğreniyorum sanırım. Hayatın detaylarıyla daha mutlu olabileceğimi keşfettim. Yaşadığım her andan güzel bir detay yakalayıp yüzümü gülümsetmeye çalışıyorum. Televizyonu, haber sitelerini açmaya çok korkuyorum. Ya bir yangın, ya bir savaş, ya bir ölüm ya da bir felaket haberi alıyorum. Şeytanın yaptıklarına çok kızıyorum. Keşke yapabileceğim farklı birşeyler olsa diyorum, AKUT veya başka bir kuruma katılamyı istiyorum ama evi,kızımı ve eşimi uzun süre bırakamıyorum. Yine de beni her an bir yardım kurumunda koştururken görebilirsiniz..

Gelelim şu an yaptıklarıma , yaşadığım hayata..film gerçektende tam beklediğim gibiydi. Pek film yorumu yapmayı beceremem ama şöyle söyleyeyim; top 5 filmimi sıralamamı isteseler sanırım birinci sırada Göl Evi gelirdi. Her karesi ile beni bu kadar derin etkileyen başka bir film hatırlamıyorum. Listemin ikinci sırasında ise yine kanımı donduran ve aynı zamanda yüzümü gülümseten " Babam ve Oğlum" , üçüncü sırada Tarantino'ya beni hayran bırakan "Kill Bill 1-2", dördüncü sırada biraz daha psikolojik gerilim türünde olan "Testere 1" , ikincisini pek beğenmemiştim..ve son sırada ise 70 yılların korku klasikleri yer alıyor. "Omen" serisi, "Rosemary'nin Bebeği" gibi klasikleri çok seviyorum. Bu arada kendimi Top 10 listesi sunan program yapımcıları gibi hissettim :) Bugünde içimden sevdiğim filmleri yazmak geldi..

Bu pastanın yapımı ise gerçekten çok kolay ama sonuçta ortaya inanılmaz lezzetli bir tat çıkıyor..
Eşim yine bayılarak yedi ama en kötüsü ben daha da bayılarak yedim. Creme Ole yumuşak değişik bir puding..çok hoş bir tat ve kıvam katıyor. Özellikle bu sıcak havalarda buzdolabından çıkınca serin serin çok hoş oluyor..

Gerekli Malzemeler ;

Öncelikle çikolatalı Creme Ole'mizi 2,5 su bardağı süt ile çırpalım. Kedi dillerini açalım. Bir çorba tabağın içerisine 1 su bardağı süt ile 1 paket nescafe 3ü1 aradayı hazırlayıp dökelim. Kedi dillerini nescafe'ye batırıp büyük dikdörtgen bir borcamın en altına dizelim. İlk sıra bitince üzerine çikolatalı Creme Ole'yi dökelim ve üzerini düzgünleştirelim. Muzumuzu küp küp kesip pastanın arasına serpiştirelim.

İkinci kat için kalan kedi dillerini diğer 3ü1 aradalı sütle hazırlayıp ıslatarak üzerine dizelim. Muzlu Creme Ole'yi de kalan sütle çırpıp en üste dökelim. Üzerini düzgünleştirip isterseniz çatal ile veya çatallı spatula ile şekillendirebilirsiniz. En az bir gece buzdolabında bekletelim.

İyice bekleyip dinlendikten sonra servise hazırdır.

Hepimize afiyet olsun..



Göl Evi ( The Lake House )

























Pazartesi, Ağustos 21, 2006

AAA ANNEM BANA DONDURMA VE KEK YAPMIŞ !!
































Evet Yağmur'un ilk anda çıkan sözleri buydu ağzından. Önce yaptığım meyveli dondurmayı gördü , bir "oooo..." dedi, sonra keki süslerken gördü beni ve " aaa annem dondurma ve kek yapmışşşş.." dedi :) Etrafında yaptıklarından dolayı heyecanlanan birileri olunca, özellikle de bu küçük bir kız çocuğu oluyorsa, insan gerçekten çok ama çokkkk mutlu oluyor..

Biz günlük hayatlarımızla ilgilenirken çocuklarımız kendi muhteşem dünyalarında , bizim şimdi ki yaşadığımız hayata hazırlanıyorlar. Çocuk ruhluluğunu koruyabilenler bence bu hayatta daha mutlu oluyorlar, ama büyümek için çok fazla kendilerini zorlayanlar sanırım biraz daha az mutlu oluyorlar. Bunları neden mi dedim, Yağmur dondurma ve keki görünce çok heyecanlandı, çok mutlu oldu. Peki biz dondurma ve kek görünce ne kadar heyecanlanıyoruz , ne kadar mutlu oluyoruz ? Küçükken küçük şeyler bizi mutlu ederken, büyüdükçe bizi mutlu eden şeylerde mi büyüyor ? İlla bir maaş artı, yeni ev, yeni bir araba, bunun gibi maddi değeri yüksek şeyler mi bizi mutlu ediyor ?

Kendime bakıyorum, beni neler mutlu eder diye ? sanırım sevgi, anlayış, huzur, ailem, dostluk, paylaşım gibi manevi değerler peki ya maddi olarak, çikolatalı bir kek ?

Hayat düşündüğümüzden de karışıkmış. Bir an çok mutlu olurken, bir an çok mutsuz olabiliyorum.  mutsuz olduğum anlarda ne yapmalıyım ? güzel bir çikolatalı tatlı yemeli ve gözlerimi kapatmalıyım... ben çikolatayı ve pastaları işte bu yüzden çok seviyorum :)

Hayata taktığımız farklı renklerde ki gözlüklerimizle her güne daha heyecanlı bakabiliriz bekli de :)

Yağmuru bu çok mutlu eden dondurmaları , o kadar kolay hazırladım ki aslında daha önce tarifinden bahsetmiştim.


  • 3-4 paket çocuk yoğurdu
  • istediğiniz mevsim meyvesi( çilek, şeftali, frambuaz vb.)
  • 6-7 adet bebe bisküvisi
  • 1 çorba kaşığı bal

Tüm malzemeyi rondodan geçirelim. İsterseniz dondurma kalıplarına isterseniz kullandığınız çocuk yoğurt kaplarına karışımımızı dökelim. Çocuk yoğurt kaplarını kullandıysanız içlerine birer küçük çay kaşığı koyup yada benzeri bir araç kullanarak dondurmaya sap yapabilirsiniz. Biraz daha neşeli ve sürprizli bir dondurma yapmak isterseniz içlerine küçük jelibonlar da ekleyebilirsiniz :)

Dondurmalarımızı buzlukta 2-3 saat bekletelim. 3 saat sonra çocukların çok sevdiği dondurmalarımızı , yemeklerden sonra ödül olarak verebiliriz..



ZENCEFİLLİ VE TARÇINLI KEK

































Bu kek ise mis gibi kokulu, yumuşak ve lezzetli oluyor. Özellikle hediye götürmek için çok uygun.

içerisine istediğiniz malzemeyi ekleyerek daha da zenginleştirebilirsiniz. Biz yerken çok sevdik, eşim özellikle içerisine havuç eklersem , kafelerde yediğimiz keklerin aynısı olacağını söyledi.

Gerekli malzemeler ;

  • 4 yumurta
  • 1,5 su bardağı un
  • 1 su bardağı şeker
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 1 su bardağı süt
  • 1 su bardağından 2 parmak eksik sıvı yağ ( ayçicek vb.)
  • 1 çay kaşığı tarçın
  • 2 çay kaşığı toz zencefil
  • 2 su bardağı ceviz içi

Öncelikle fırınımızı 180 derecede ayarlayıp ısıtmaya başlıyoruz.

20 cm'lik bir kek kalıbımızı veya kelepçeli kalıbımızı yağlayarak hazırlıyoruz.

Önce yumurtaları , şekeri ve vanilyayı homojen bir karışım oluncaya kadar yaklaşık 10 dakika çırpıyoruz. Bu arada ayrı bir kabın içerisine unu, kabartma tozunu, tarçını ve zencefili eleyerek harmanlıyoruz.

Yumurtalı karışımımızı çırparken içerisine sütü ve yağı ilave ediyoruz ve çırpmaya devam ediyoruz. 2-3 dakika çırptıktan sonra içerisine harmanladığımız unlu karışımı ilave ediyoruz. Ve 5 dakika daha hepsini çırpıyoruz.

Cevizlerimizi rondodan geçirip karışımımıza ilave ediyoruz. Tahta kaşıkla şöyle bir altüst ediyoruz.

Kalıbımıza karışımımızı boşaltıyoruz. Önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 1 saat pişiriyoruz. Pişirirken rengi iyice esmerleşiyor ve mis gibi tarçın ve zencefil kokusu çıkarıyor. Bu görüntü ve koku çok hoşunuza gidecek :)

1 saat sonra pişip pişmediğini ortasına bir kürdan batırarak anlayabilirsiniz. Eğer kürdana kek yapışmıyorsa pişmiş demektir. Tezgahımızda soğuttuktan sonra kalıbımızdan dikkatlice çıkaralım.

Hepimize afiyet olsun..

Çarşamba, Ağustos 16, 2006

HOŞGELDİN EMRE BEBEK..
































Bugün sevgili Filiz'in yeni doğan 1,5 aylık bebeklerini ziyarete gidiyorum..

Filiz'in olağanüstü tatlı bebeğini ziyaret ettik..Allah anneli babalı ablalı, uzun, sağlıklı ve huzur dolu bir ömür yaşamasını nasip eder inşallah.. neyse yakışıklı bebekten çok bahsetmeyeyimde nazarımız değmesin :)

Bu pastayı tatlı bebiş için Yağmurla yaptık. Birkaç aşamasını görüntülüyebildim çünkü evde Yağmurla ikimiz olduğumuz için şeker hamurunu yoğururken benim fotoğrafımı çekmek imkansız hale geliyor.. Şeker hamuru tarifini bu sefer farklı bir tariften denedim. Daha öncede bahsetiğim gibi Emel Başdoğan'ın şeker hamuru ile ilgili kitabında ki tarifi uyguladım. Tariften memnun kaldım. Memnun kalmamım en önemli sebeplerinden biri içerisinde yumurta akının olmayışıydı. Yapımı kolaydı. içerisinde glikoz dışında yabancı bir katkı maddesi yoktu. Ve tadı da hiç fena değildi. Diğer şeker hamurları gibi hızlı çalışmamızı gerektiriyor çünkü çabuk kuruyor.
Mesela şeker hamurunun bir kısmıyla ayrı ayrı renklendirip çalışırken diğer kısmını poşete sarıp hafif ılık bir yerde bekletmemiz gerekiyor. Hazır şeker hamurumu, yumurtalı tarif mi yoksa Emel Başdoğan'ın tarifimi derseniz , tabi en kolay hazırı ile çalışmak ama tadı ve içerdiği katkı maddeleri nedeniyle içimiz rahat yiyemiyoruz. yumurtalı olan ile de yine yumurtaçiğ olduğu için içimiz rahat etmiyor. Emel Başdoğan'ın tarifinde ise yumurta ve aşırı katkı maddesi yok, insanın daha içine siniyor..sanırım birkaç defa daha Emel Hanım'ın tarifi ile çalışacağım ve düşüncelerimi daha kendimden emin yazacağım. Ama çıkardığım bir sonuç varsa oda bu tarifi beğenmem..

Gerekli Malzemeler ;

Emel Başdoğan'ın şeker hamuru tarifi için ;

  • 70 gr su
  • 15 gr toz jelatin ( ben metro gross marketten agar agar bulabiliyorum. Onunla yaptım. Ama bulamazsanız renkli kentonun bitkisel jöleleri ile de yapabilirsiniz )
  • 80 gr glikoz ( ben dolu dolu 3 çorba kaşığı kullandım )
  • 1 kg pudra şekeri
  • + hamuru açmak ve çalışmak için ekstra pudra şekeri ( elimizin altında bulunması için )

Pandispanya için ;

  • 3 yumurta
  • 100 gr toz şeker ( 3,5 çorba kaşığı )
  • 150 gr un ( 4 çorba kaşığı )
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 30 gr kakao ( 2 çorba kaşığı )

Ara krema için ;

  • istediğiniz miktarda Nutella
  • 1 adet bebek yoğurdu
  • 1 su bardağı çilek, ahududu, frambuaz vb. kırmızı mevsim meyvesi
  • 1 çorba kaşığı bal
  • 6-7 adet bebe bisküvisi

Diğer malzemeler ;

  • gıda boyası ( ben toz kullanıyorum )
  • merdane, tahta kaşık vb. şekillendirme araçları
  • gümüş şekerleme incileri
  • eni geniş kurdele


































Öncelikle meyveli kremamızı hazırlayalım. Rondoya yoğurdu, meyveyi, bebe bisküvisini ve balı koyup iyice püre haline getirelim ve buzdolabında 2 saat bekletelim.

Pandispanyamızı hazırlayalım. Fırınımızı 180 dereceye getirip ayarlayalım.20 cm'lik yuvarlak kelepçeli kalıbımızı pişirme kağıdı ile kaplayalım.

Yumurta ve şekeri önce yavaş, sonra hızlıda 7-8 dakika çırpalım. Diğer malzemleride eleyerek ilave edelim ve 5 dakika daha çırpalım.

Karışımımızı kalıbımıza dökelim ve 30 dakika önceden ısıttığımız fırınımızda pişirelim. Piştikten sonra tezgahımızda soğutalım.


Şeker hamurunu hazırlamak için ,
70 gr suyu orta boy bir cezvenin içerisinde kaynatalım. Kaynayan suya toz jelatini atıp karıştırarak eritelim. glikozu ekleyip onuda eritelim. Karışımı hamur yoğurma kabına alalım ve üzerine 1 kilo pudraşekerini eleyerek ekleyelim. Mikserin hamur yoğurma ucuyla karıştırarak önce bir hamur elde edelim. Daha sonra elimizle yoğurarak sert ve kıvamlı bir hamur elde edelim. Bu işlemleri yaparken her zaman elimizin altında bir miktar pudra şekeri bulunsun.
Kullanacağımız kadar kısmını alıp kalanını bir naylon poşete hava almıyacak şekilde sarıp ılık bir yerde bekletelim. Şeker hamuru hava alırsa hemen kurur.

İlk olarak 1. fotoğraftaki bebeği hazırladım ve bir tabağın üzerinde beklettim.

Pandispanya soğuduktan sonra 2. fotoğraftaki gibi pandispanyayı dilimleyelim. Dilimlerin aralarından ortadan ikiye bölelim ve önce nutella sürelim , üzerine meyveli kremamızı sürelim. Tüm dilimleri bitirdikten sonra 3. fotoğrarfatki gibi dizip bir beşik şeklini verelim.

Üzerini önce beyaz şeker hamuru ile kapladım. Bebeğin yattığı yeri beyaz şeker hamurundan sonra yastık yapıp koydum. Yastığın ortasını parmaığınızla bastırın, çünkü buraya bebeğin kafasını yerleştireceğiz ve yastığın bombeli durmasını sağlayacağız.
Bebeğimizi yastığa yatırdıktan sonra üzerine beyaz şeker hamurundan örtü yapıp örtebilirsiniz. Örtünün yanlarını çatalla, kaşıkla vb. araçlarla şekillendirebilirsiniz.
4.fotoğrafta şeker hamuru çalışırken tezgahımın nasıl göründüğünü göstermeye çalıştım. Eğer sizinki de çok dağılırsa telaşlanmayın, hepimizin ki çokkk dağılıyor :)

Beğişi istediğiniz renkte ve istediğiniz şekilde zevkinize göre süsleyebilirsiniz. Ama en son şık bir kurdela pastayı bence çok daha güzel gösteriyor. Özellikle hediye edecekseniz karşı tarafında çok hoşuna gidiyor :)

Pastayı serin bir yerde, balkonda, buzdolabının alt raflarında saklayabilirsiniz..

Hepimize afiyet olsun..

Pazartesi, Ağustos 14, 2006

FESLEĞEN & DOMATES & MOZARELLA SALATASI..( CAPRESE SALAD )
































Uzun zamandır yemek etkinliklerimize katılamıyordum. Sonunda salata etkinliğini görünce dayanamadım ve mutlaka katılmak istedim. Çikolataya olduğu kadar salatalarada özel ilgim vardır. Belkide bu sayede çok çok aşırı kilo almıyorumdur :)

Bu salata ise gerçekten çok severek yaptığım ve yediğim bir salatadır. En güzelini daha öncede bahsettiğim gibi Nice'te bir İtalyan restorantında yemiştim. İnanılmaz lezzetli ve doyurucuydu. Geçen gece ise Bağdat Caddesinde gittiğimiz bir cafede yediğimiz aynı salatanın ise sunumu çok hoşuma gitmişti..tarif Nice'te ki sunumu Türkiye'de ki olsun istedim..

Bu tarif ,eğer çok açsanız ve sadace öğün olarak salata yiyecekseniz bir kişiliktir. Ama başka ana yemeklerde varsa ve bunu önceden servis yapacaksanız 2 veya 3 kişiğe yetecek kadardır.

Gerekli Malzemeler ;

  • 1 büyük domates ( kabukları soğulmuş )
  • bir bütün mozerallanın yarısı

Fesleğen sos için ;

  • 10 yaprak taze fesleğen
  • 2 diş sarımsak
  • 1 çay bardağından çok az sızma zeytinyağı
  • çok az tuz

Öncelikle fesleğen sosumuzu hazırlayalım.

Fesleğen yapraklarını ince ince kıyalım. 2 diş sarımsağı az tuzla dövelim. Rondomuzun içerisine fesleğenleri, dövülmüş sarımsakları ve zeytinyağını ekleyelim ve iyice rondodan geçirelim. Sosumuz hazırdır.

Domatesleri ve mozarellamızı ince ince dilimleyelim. Tabağımıza bir domates, bir mozarella gelecek şekilde ister kule şeklinde istersenizde yan yana dizelim. En son üzerine sosumuzu dökelim. Servise hazırdır..

Salata etkinliği için sevgili ev sahibimiz olan Yemek Cini'ne çok teşekkür ederim..

Herkese sevgilerimle..



UNSUZ NUTELLALI ÇİKOLATAYA DOYDURAN KEK..


































Gördüğünüz gibi çikolatasız geçen günlerim çok kısa sürdü. Artık canım o kadar çok çikolata istiyor ki bu sefer de kendimi zor frenliyorum. Bu gidişle 100 kiloluk bir hamile olacağım ve sonrasında kilo veremediğim için depresyona gireceğim. Bu nasıl bir girdaptır bu çözemiyorum. Çikolata canım istemese moralim bozuluyor, bu seferde istese , çok istiyor, ona bozuluyorum..kendime sanırım başka işler yaratıp kafamı dağıtmalıyım. 

İşte geçen hafta bu ruh halindeyken dayanamayıp kendime bu bol çikolatalı keki yaptım. Ben Yağmurla Akmerkez'e gidip Remzi kitapevini ziyaret etmeyi çok seviyorum..Açıkçası Remzi kitapevi neredeyse ben oraya gidip vakit geçirmeyi çok seviyorum. Yağmur çocuk bölümündeki küçük yeşil masalara oturup kitapları karıştırıyor, bende İngilizce yemek kitapları bölümünü bayılarak dolaşıp kitapları inceliyorum. Sanırım oradan almadığım 4-5 kitap kalmıştır. Bütün maaşımı o kitaplara yatırdım diyebilirim. Şeker hamuru ve çikolata ile ilgili o kadar çok kitap aldım ki artık hangisine bakacağımı şaşırıyorum. Bazen gün içerisindeki 2-3 saatim sadece bu kitapları okumakla geçiriyorum. Kendimi teorik eğitimin içerisinde buluyorum ve çokkk mutlu oluyorum..

En son aldığım kitaptan kapakta görünen keki yapmaya karar verdim. Bu kekin başlığı " Flourless Chocolate Hazelnut Cake" , benim çevirim ile " Unsuz Nutellalı Çikolataya Doyuran Kek "..neden bu kadar uzatıyorum derseniz , içerisinde sadece nutella yada çikolatalı fındık ezmesi olmaması artı çikolata ve kakaonun olması.. Deli gibi çikolata tutkusu olanlara bu keki şiddetle öneririm. Biraz bol kalorili ama azar azar tüketildiğinde inanılmaz mutlu eden bir tat :)

Üzerini süslediğim macaronları ise yeni açılan bir alışveriş merkezinin güzel bir bistro-cafesinden satın aldım.. Kitchenette, en alt katında yer alıyor ve çok keyifli İtalyan yemekleri olan bir mekan. Küçük bir pastane bölümüne sahip, ve uzun zamandır yediğimiz en güzel macaronları buradan satın aldık. Geçen hafta Sevgili Zuhal ile çıktığımız lezzet turunda Beyaz Mutfağa uğramıştık ve yediğimiz macaronları beğenmemiştik. Şimdi ise onu bu hafta bu bahsettiğim bistroya götürmeyi planlıyorum, eminim oda benim gibi çok beğenecektir :)

Şimdi ise tarifimize geçelim ;

Gerekli malzemeler ;


  • 1/3 su bardağı toz kakao ( 35 gr )
  • 1/3 su bardağı sıcak su ( 80 ml )
  • 150 gr bitter çikolata , benmaride eritilmiş
  • 150 gr tereyağı , eritilmiş
  • 295 gr esmer şeker ( rondodan geçirilmiş )
  • 100 gr nutella veya herhangi bir çikolatalı fındık ezmesi
  • 4 adet yumurta , çırpılmış
  • 1 çorba kaşığı ekstra kakao

Öncelikle fırınımızı180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım. 20 cm'lik bir kelepçeli kalıbı pişirme kağıdı ile kaplayalım

Çikolata ile tereyağını birlikte benmari usulü eritelim. Sıcak su ile 35 gr kakaoyu birlikte eritelim. Çırpma kabına eritilmiş çikolata ve tereyağını, sulu kakaoyu, yumurta sarılarını, şekeri ve nutellayı ilave edelim ve birlikte çırpalım.

Ayrı bir kapta yumurta beyazlarını kar haline gelene kadar çırpalım. Ve diğer karışıma ilave edelim tahta kaşık ile şöyle bir karıştıralım.

Hazırladığımız karışımı kalıbımıza döküp önceden ısıttığımız fırınımızda yaklaşık 1 saat pişirelim. Piştikten sonra kekimizi ters çevirip tezgahın üzerinde soğutalım. Soğuduktan sonra üzerine ekstra kakaomuzu serpelim.

Bu keki isterseniz ısıtarak "sıcak çikolatalı kek" olarak yanında bir top vanilyalı dondurma ile servis edebilirsiniz..

Herkese sevgilerimle..



Perşembe, Ağustos 10, 2006

ZUHAL YALÇIN'IN KARNAVALI & ÇİKOLATAYA DOYDUĞUMUZ AN..






































Dün sevgili Zuhal Yalçın'la çok güzel bir gün geçirdik..Yağmuru, beni ve ufaklığı sabah kahvaltısına davet etti..harika bir sofra, harika çoğu kendi yapımı mamalar, güler yüz, tatlı sohbet..herşey çok güzeldi, bir de sosisli yufkalı kızarttığı rüzgar gülleri harikaydı..neredeyse çoğunu ben yemişim :)

Kahvaltıdan sonra sohbet ederken , kendisine hemen bir blog hazırlamaya karar verdik. Zaten bir blog oluşturmayı çok istiyordu ve bana da sadace birazcık yardım etmek düştü.. bugüne kadar yaptığı birçok pastanın, kurabiyenin, yemeklerin fotoğraflarını çekmişti, birçok şey hazırdı..adınıda bulduktan sonra hemen bir blog oluşturduk..ben buna vesile olduğum için çok mutlu oldum çünkü kendisi gerçekten çok becerikli ve çok bilgili bir insan..paylaşmak istemesi harika ! hemen linki veriyorum ;

Zuhal Yalçın'ın Karnavalı

Yukarıda gördüğünüz çikolataları ise ben kendisine hediye yapıp götürdüm. Aslında mağazaları dolaşırken onun seveceğini umduğum ayaklı bir çikolatalık&şekerlik beğenip aldım. Paket yaptırmadım çünkü içini boş götürmek istemedim. Eve gelince hemen ahududu aromalı trufflar hazırladım ve şekerliği bu trufflar ile doldurdum..

Truff yapmak gerçekten çok zevkli ve kolay bir şey. Daha önce verdiğim tariften farklı olarak bu çikolataya hiç margarin eklemedim. Sadace krema, çikolata ve ahududu mermalatı kullandım.

  • 400 ml sıvı krema ( 2 küçük paket )
  • 500 gr bitter çikolata ( ben dessert chocolate kullandım )
  • 4-5 çorba kaşığı ahududu marmelatı

eğer miktar size fazla gelirse yarım ölçü kullanabilirsiniz.

Öncelikle kremamızı küçük bir tencerede kaynatıyoruz. Bu arada çikolatalırımızı kesme tahtasının üzerinde küçük küçük kesiyoruz. Kaynayan kremanın altını kapatıp çikolatalarımızı ilave ediyoruz ve hemen karıştırarak çikolatalarımızı eritiyoruz. Çikolatalarımız eridikten sonra içerisine marmelatımızı ilave ediyoruz. İsterseniz eklemeyedebilirsiniz..

Bu karışımı oda ısısında sertleşinceye kadar bekletiyoruz. Bu yaklaşık bir gece sürebilir. O yüzden geceden karışımı hazırlıyıp sabah çikolataları hazırlayabilirsiniz. Sertleşen çikolatalarımızı artık şekillendirebilirsiniz.

Şekillendirirken üzerini toz kakao, hindistan cevizi, toz badem, toz fındık vb. toz malzemeler ile çevirebilirsiniz. Ben kakao ile çevirip şekillendirdim. Eğer daha farklı bir çikolata yapmak isterseniz, sütlü veya beyaz çikolatayı eritip yuvarlağınız truffları çikolataya batırıp dondurabilirsiniz. Daha şık çikolatalar elde edersiniz böylece..

Altına kullandığım küçük kağıtları ise ben Fermo'dan aldım. Ama Bakırköy pazarında bile buna benzer kek kağıtları gördüm. Hemde fiyatları 1 YTL idi.

İki gündür yayınladığım "Unsuz Çikolatalı Kek"in tarifini ise en kısa zamanda yayınlayacağım..

Herkese sevgilerimle..

Pazartesi, Ağustos 07, 2006

KOLAY TARİFLER DOSYASINDAN ; SOĞUK MOZAİK..































İstanbul'da tatile gidilemeyince , zaman nasıl geçirilir ? ( çalışma saatleri dışında )
Klimalı alışveriş merkezleri bol bol gezilir, akşamları deniz kenarına dolaşmaya gidilir ama dönüşte muhteşem İstanbul trafiği ile boğuşulur..yakın yerlerdeki tatil bölgelerinde ki eş dost akraba ziyaretleri yapılır, hatta göze alınırsa kiralık ev tutulur ve tutulduğu zaman tatilden çok ev işiyle vakit geçirilir.. otellerin veya özel kuruluşların havuzlarına gidilir, bunun içi maddi olarak hazırlıklı olmak gerekir, çünkü bir içecek bile 10 YTL'den başlamaktadır..ya da hiç bir şey yapılmadan camlar açılarak evde yan gelinip yatılır..
sonuçta herkesin tatil anlayışı ve zevk aldığı şeyler farklıdır..

Ben tatil denilince sevdiklerimle birlikte olmayı, doğa ile iç içe olmayı, deniz-güneş-kum üçlüsünü ( havuz hariç) ,güzel yiyecekleri, güzel müzikleri...anlıyorum..çocukluğumda ailem beni Antalya'da ki Baklavacılar adında bir tatil yerine götürürlerdi. çok güzel, ormanların arasında, harika kumlardan oluşan muhteşem bir kumsalı olan, çocuk oyun yerleri olan, istersek çadırda kalabileceğimiz, istersekte küçük külübelerde kalabileceğimiz farklı bir tatil tesisiydi..ben orayı o kadar çok sevmişim ki "tatil" denilince aklıma orası geliyor..şimdi ki gibi havuzun etrafına inci gibi dizilip, yapay sularda, en güzel kim kaygısı olmadan yapılan tatil anlayışı benimle daha çok bağdaşıyor..

Yaklaşık 3 haftadır bu kaygıları yaşamayacağımız bir tatil köyü arayışı içerisindeyiz. Eşim yaz-kış,neredeyse günde 12-15 saat çalışan bir insan ve en çok tatili o hak ediyor. Tüm gittiğimiz turlarda sahili neredeyse hiç tanıtmıyorlar..hep kaç tane havuzu olduğundan, eğlencelerinden, kaç çeşit yiyecek olduğundan bahsediyorlar..bizim sorularımız ve isteklerimiz ise hep aynı ; koy olsa, kumsalı güzel olsa, taş değilde kum olsa, havuz çok önemli değil, çocuk oyun alanları olsa, ağaçlıklar arasında olsa..nedense sanki biz ütopik bir dünyada yaşıyormuşuz bakışlarına mahkum kalıyoruz ve teşekkür edip çıkıyoruz..

Sonuçta mecburen galiba bizde havuzun etrafına inci gibi dizilip , yapay sularda kulaçlar atacağız..bari Yağmur için biraz kum temin edebilsek ve çocukta doyasıya oynayabilse..bazen tatil köylerine gitmesek mi acaba diyoruz, ama ben bildiğiniz gibi hamileyim, eşim gerçekten yorgun, bir de güzel kızımız Yağmur var, açıkcası rahat edelim, çok düşünmeyelim istiyoruz..bakalım araştırmalarım sonucu ne olacak ?


Gelelim pastamıza , canım mozaik pasta istiyordu ama içerisinde margarin ve yumurta olsun istemiyordum..bende puding'e benzer bir karışım hazırlayıp , Piknik bisküviden pasta hazırladım. Buzlukta da saklayınca gerçekten hafif, lezzetli ve soğuk bir pasta oldu..

Gerekli malzemeler ;


  • 1,5 su bardağı süt
  • 4 tepeleme çorba kaşığı un
  • 3 tepeleme çorba kaşığı tozşeker ( isterseniz esmer şekerde kulanabilirsiniz )
  • 75 gr bitter çikolata ( 1 küçük kare paket veya dessert çikolatası )
  • 1 paket sade piknik bisküvi
  • 1 paket kakaolu piknik bisküvi

Öncelikle puding'imizi hazırlayalım. Unu ve şekeri orta boy bir tencereye koyup ikisini kaşıkla karıştıralım. Üzerine soğuk sütü ekleyip yine iyive karıştıralım. Daha sonra ateşe alıp devamlı karıştırarak pişirelim. Pişmesine yakın çikolatayı içerisine kırıp kırıp ilave edelim ve çikolatanın puding'in içerisinde erimesini sağlayalım.

Ocaktan alıp tezgaha koyalım. Üzerine bisküvilerimizi kıralım ve karıştıralım . Alüminyum folyoya veya streç filme karışımımızı döküp silindir şekli verelim. Buzluğa kaldıralım.

En az 6-7 saat donması gerekmektedir. yanına istediğiniz bir sos ile veya istediğiniz bir top dondurma ile servis edebilirsiniz.

Hepimize afiyet olsun..


Perşembe, Ağustos 03, 2006

ÇİKOLATALI DONDURMA..






































Sonunda tembelliğimi üzerimden atıp dondurmayı yapmaya başladım..İlk denememde mümkün olduğu kadar yumurtasız olan tarifleri denemek istedim. Çünkü canım gerçekten yumurtalı ürünler yemek istemiyor..

Yumurtasız , kremadan yapılan "çikolatalı dondurma" tarifine rastladım. Evimde dondurma makinesi de olmadığı için makinesiz yapılan bir tarif çok aradım..son karar bu tarifi denemeye karar verdim..

Bu arada eskisine göre biraz daha iyiyim..bazı şeyler dışında daha çok çeşit yiyebiliyorum..hatta geçen gece canım Tabloreno çikolatası istedi ve yarısını yedim. Demek ki bebişte çikolatanın tadını almaya başladı :))

Gerekli Malzemeler ;

  • 300 ml krema ( 1,5 adet küçük kutu )
  • 2 çorba kaşığı süt
  • 50 gr pudra şekeri
  • yarım çay kaşığı vanilya esansı
  • 125 gr iyi kalite çikolata ( küçük küçük kesilmiş )
  • 2 çorba kaşığı ekstra krema

300 gr kremamızı ve sütü çıprma kabında çırpalım. 2-3 dakika sonra pudra şekerini ve vanilyayıda ilave edelim. Ve tüm malzeme kremamsı bir hal alana kadar çırpmaya devam edelim. Daha sonra ağzı kapaklı bir kaba karışımımızı dökelim ve en az 30 dakika buzdolabında bekletelim.

Bu arada bizde çikolatalarımızı küçük küçük doğrayalım. Ve benmari usulü çikolatamızı 2 çorba kaşığı krema ile eritelim. Eridikten sonra biraz soğutalım. Soğuturken ara sıra kaşıkla karıştıralım.

Buzdolabına koyduğumuz karışımız çıkaralım ve ayrı bir kaba aktaralım. Üzerine erittiğimiz çikolatayı ilave edelim. Ve ikisinizi tahta bir kaşıkla karıştıralım. Dikdörtgen ,ince uzun , ağzı kapaklı bir kaba hazırladığımız karşımı dökelim. Birkaç kez hafif masaya vurup üzerini düzgünleştirelim. Ve buzdolabımızın derin dondurucu bölümüne kaldıralım.

Yaklaşık bir gece veya 7-8 saat buzdolabında bekletelim.

Ben servis yaparken dondurmanın yanına pembe renkli yoğurtlar ilave ettim . Danone'nin bebe büskuvili ( mavi paket ) yoğurtlarını bir kaba boşalttım. Evde çürümeye yüz tutan 200-300 gr çileği rondodan geçirerek püre haline getirdim. Çilekler ile yoğurdu karıştırdım. Kalpli , silikon buz kalıplarıma boşalttım. Ve buzlukta dondurdum. Bu hazırladığım donmuş yoğurtları çoğu yerde kullanıyorum. Hem şık hem de lezzetli oluyor.

Ayrıca dondurmanın üzerine sos isterseniz ;

Çikolatalı sos

  • 150 ml su
  • 3 çorba kaşığı pudra şekeri
  • 150 gr çikolata

tüm malzemeyi orta boy bir cezveye alıp çikolatalar eriyinceye kadar karıştırın. Çok az kaynattıktan sonra kullanıma hazırdır.

ayrıca meyveli sos yapmak isterseniz, en sağlıklı ve en pratik yöntem; taze meyveleri özellikle çileği veya ahududuları rondadan geçirmek ve pudra şekeri ile karıştırmaktır.

Bu sosları servis etmeden hemen önce yapmanız tavsiye edilir..

Hepimize afiyet olsun..