Öncelikle sevgili Esra'nın (büyüleyenmutfakkokusu.blogspot.com) acı haberi ile gerçekten çok üzüldüm. Sanki insana çok uzak olan şeyler, hiç başımıza gelmezmiş gibi hissediyoruz. Sanki akıp giden zaman, hep böyle akıp gidecek zannediyoruz. Sanki blog dünyasında var olan biri hiç göçüp gitmez sanıyoruz, en azından ben öyle sanıyordum. Sonra bu acı olayı okuduğumda inanamadım, ama bir şekilde kabullendim. Mekanın cennet olsun, Kevgir hep yaşasın..
Biliyorum, çoğunuz benden macaronların tarifini bekliyorsunuz ama benim çok acil olarak gingerbread ve kurabiye ev tarifini eklemem gerekiyor. Sebebi ise 9 Aralık Pazar günü Star Tv'de yayınlanmış olan Keyf-i Sibel'de Pastamalzemeleri.com ile ortak olarak hazırladığımız kurabiye evin tarifini izleyenlere ve sizlere sunmak istemem..
Blogger'da ki sorunlarım hala çözülmedi. Bende sevgili Zinnur'un bana gösterdiği Flickr yolu ile blogumu güncellemek için çabalıyorum. Umarım başaralı olabilirim.
Gingerbread, zencefil-tarçın-karanfil ve pekmez ile hazırlanan , mis gibi kokulu ve besleyici bir klasik yılbaşı kurabiyesidir. Kekide yapılır, kurabiyeleride. Süslemek ve çeşitli sanatsal deneylerde kullanılmaya aşırı uygun bir tariftir. Yılbaşı kurabiye çılgınlığı yaşamak isteyenlere şiddetle önerilir :)
Gerekli Malzemeler ;
250 gr margarin (oda ısısında bekletilmiş)
250 gr esmer şeker
330 gr pekmez ( yaklaşık 1 su bardağı + 1/3 su bardağı )
4 oda ısısında bekletilmiş yumurta
1250 gr un ( 8 su bardağı)
1 çay kaşığı kabartma tozu
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı toz zencefil
1 çay kaşığı tarçın
1 çay kaşığı toz karanfil
Fırınımızı önceden 175 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Yağ ve esmer şekeri derin bir çırpma kabında kremsi bir yapı alıp şeker eriyene kadar çırpalım. Pekmez ve yumurtaları katıp çırpmaya devam edelim.
Ayrı bir kapta 1,5 su bardağı unu ,tuzu ve tüm baharatları harmanlayalım.
Pekmezli sulu karışıma harmanladığımız toz halindeki karışımı ekleyelim ve tüm malzeme birbirine iyice karışına kadar çırpmaya devam edelim.
Kalan unu azar azar ekleyerek hamur haline getirelim.
Hamurumuzu streç film ile sarıp buzdolabında 30 dakika kadar bekletelim.
Tezgahımıza un serpip hamurumuzu bir parmağın yarısı kalınlığında açalım. Fırın tepsilerine yağlı kağıt serelim . Açtığımız hamurumuzdan ev kalıplarımız ile keserek çatılarını, yan duvarlarını ve ön duvarlarını çıkartıp tepsimize dizelim.
Royal icing hazırlayıp evimizi düz bir zemin üzerinde yapıştırarak birleştirelim.
Royal Icıng
2 su bardağı pudra şekeri
2 yumurtanın akı
3-4 damla limonlu suyu
Tüm malzemeyi çırpma kabına alıp mikser yardımıyla hızlı devirde çırpalım. Eğer sulu olursa çok az pudra şekeri ilave ederek biraz sert ama akışkan olmasını sağlayalım.
Kremamızı sıkma tüpüne veya yağlı kağıttan hazırladığımız sıkma torbasına doldurup kullanmaya başlayabiliriz.
Evi kesebilmek için aşağıdaki linkteki şablondan yararlanabilirsiniz. Normal A4 boyutunda kağıtlara basıp, makas ile keserek kendinizekalıplar oluşturabilirsiniz ;
http://images.allrecipes.com/site/allrecipes/gingerbread_house_diagram.pdf
Ev dışında bu tarifi yılbaşı kurabiyeleri yapımında çeşitli yaratıcılıklarla uygulayıp süsleyebilirsiniz..
Macaron bekleyenler lütfen bana kızmasınlar.. en yakın zamanda macaronlar ile tekrar birlikteyim :)
herkese sevgilerimle..
Pazartesi, Aralık 10, 2007
GINGERBREAD VE KURABİYE EV..
Pazar, Aralık 09, 2007
AÇIKLAMA..
herkese sevgilerimle..
Salı, Kasım 27, 2007
Cuma, Kasım 16, 2007
YILBAŞI KURABİYE EĞİTİMLERİ BAŞLIYOR..

Bu dönem kurabiyeler ile çok iç içe olacağımı yazmıştım :) Önümüzdeki ay herkeste tatlı bir yeni yıl heyecanı başlayacağı için, konsept olarak yılbaşı kurabiyelerini tercih ettik..İşte ilki başlıyor ;
23 Kasım Cuma günü http://www.pastamalzemeleri.com/ internet sitesinin Akatlardaki mağazasında saat 10:00-17:00 arasında yılbaşı kurabiyeleri süsleme eğitimim olacaktır..
Katılmak isteyenler ;
http://www.pastamalzemeleri.com/store/newsPageExec.asp?news=12
ilgili link'ini inceleyip iletişime geçebilirler..
Herkese sevgilerimle..
Pazartesi, Kasım 12, 2007
HİNDİSTANCEVİZLİ VE DAMLA ÇİKOLATALI KURABİYELER..

Aslında ihmal etmeyi ve edilmeyi hiç sevmem ama bazen insanın elinde olmadan sevdiklerini ihmal edebiliyormuş. Doğrusu çoğu şey bizlerin elinde , ve bende bu sabah bunu düşünerek sayfamı güncellemek için bilgisayarımın başına oturdum. Olmadığım zamanlarda beni merak edip e-posta gönderen herkese çok çok teşekkür ediyorum :)
Bu dönem yoğunnnn bir kurabiye yapımına giriyorum ve girdimde.. İlk önce kızımın okulunda kurabiye yapmaya başladık. Okullarının uygulaması çok hoşuma gitti, her hafta sınıftan bir veliyi davet edip sınıf ile bir etkinlik yapmanızı istiyorlar. Hikaye okuyabilirsiniz, masal anlatabilirsiniz, benim gibi kurabiye yapabilirsiniz, ya da elişi faaliyetleri vb. Bende malzemelerimi toplayıp kızımın okulunun yolunu tuttum. İnanılmaz heyecanlandım, sanki milyonlarca kişinin önünde şov yapacakmış gibi hissettim kendimi..
Mutfaklarında hatta onların sınıf masalarında etkinliğimizi yapmaya karar verdik. Ben titreyen ellerimle malzemelerimi çıkarttım, daha sakinleşmemişken sınıf koşturarak bağırarak yanıma geldi :) İşte o an heyecanım geçti, yerine ise garip bir mutluluk içimi kapladı... Çocukluğumu o an o kadar özledim ki, gerçekten çocukluk dönemi insanın hayatında yer alan çok çok özel ve önemli günlermiş.
İlk başta ben hamuru hazırladım onlar beni izledi. Buraya kadar her şey doğal ve sakindi. Sonra ben ne zaman ki yeşil gıda boyasını ve kaplumbağa kalıbımı çıkarttım, onlarda bir panik bir heyecan başladı !!
Okullarında her sınıfın bir adı var, bizimkilerinin de adı "Kaplumbağalar Sınıfı". Bende bunu bilerek kaplumbağa kalıbı ve yeşil gıda boyası yanımda götürdüm. Kaplumbağaları süslemeye vaktimiz olamayacağı için hamuru biraz renklendirmeye karar verdim.
Hamuru renklendirip un ile yoğurdum. Tezgahta açtım ve kalıplarla kestim. Onlarda tepsilere öğretmenleri ile yerleştirdiler. Sonra kalan hamuru paylaşıp onlar hamurdan şekiller çıkardılar..
İnanılmaz keyifli oluyormuş çocuklarla çalışmak ama tabii başınızda iki tane deneyimli öğretmen varken :)

Hindistan cevizli kurabiyeleri ise şans eseri ortaya çıktı. Gelen bir kurabiye siparişini değerlendirirken hamurun içerisine bol miktarda hindistancevizi atmaya karar verdim. Ve elimde son kalan damla çikolataların hepsini yine bolca hamurun içerisine boca ettim.
Piştikten sonra tattığımda damağımda çok yoğun hindistancevizi tadı kalmadı ama tüm malzemelerin uyumu ile çok farklı ve lezzetli bir tat hissettim . Hindistancevizi hamurun kimyasını değiştirmiş ve çok farklı bir kıtırlık ve lezzet oluşturmuştu. Özellikle aralardan hissedilen yoğun çikolata tadı ise enfesti..
Çok beğendiğim için hemen kurabiyeleri süslemeyi beklemeden fotoğraflarını çekip tarifi yayınlamak istedim. Görüntüsü parça çikolatalı kurabiyelere benziyor ama inanın lezzeti çok farklı oluyor..
Gerekli malzemeler;
- 3 su bardağı un ( + kıvam için ve yoğurmak için )
- 2 su bardağı pudraşekeri ( özellikle ince çekilmiş olmalı =
- 2 yumurta (oda sıcaklığında )
- 1 paket margarin ( hüner)
- 4 çorba kaşığı nişasta
- 2 su bardağı hindistancevizi rendesi
- 2 su bardağı damla çikolata (özellikle Bakel ve Altınmarkanın damlaları çok lezzetli)
- 1 çay kaşığı karbonat
Kurabiyenin yapılış özelliği malzemeleri mikserin yoğurma ucu ile yoğurmanızdır.
Fırınımızı 190 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Çikolata hariç tüm malzemeyi çırpma kabınızın içerisine yerleştirin. Ben kitchen aid ile yoğurarak hazırladım ama sizde mikserlerinizin hamur yoğurma aparatını kullanabilirsiniz.
Tüm malzemeyi hamur yoğurma ucu ile mikser yardımıyla karıştırıp yoğuralım. Hamurumuz oluşup malzemeleri homojenleşince parmağımızı değdirerek un gerekip gerekmediğini kontrol edelim. Eğer hamur parmağımıza yapışıyorsa 1 su bardağı daha un ekleyip yoğurmaya devam edelim.
Çikolatalarımızı hamurumuza ekleyip yine mikser yardımıyla karıştıralım. Tezgahımıza un serpiştirelim ve hamurumuzu tezgaha alalım. Elimizle un katarak yoğurarak kıvam verelim. Elimize hamur yapışmayıp hafif sertleştiği zaman açmaya başlayabiliriz.
2-3 cm kalınlığında hamurumuzu açalım ve kurabiye kalıplarımızla keselim.
Yağlı kağıt serdiğimiz tepsilerimize hamurlarımızı dizelim. Önceden ısıttığımız fırınımızda üzerleri kızarana kadar pişirelim.
Piştikten sonra tezgahımızda soğumalarını bekletip öyle tepsiden çıkartalım.
Bu kurabiyeler süslemeye müsaittir. Tazeliğini uzun süre koruyup kıtır kalabiliyorlar.
Herkese sevgilerimle..
Salı, Ekim 23, 2007
PORTAKALLI VE DANKEK'Lİ MİNİ CHEESECAKE'LER..

Birkaç gündür bloguma Berna'nın açılışı için yaptığım cheesecake'lerin tarifini eklemek istiyordum ama ülkece yaşadığımız acıdan dolayı elim bir türlü klavyeye gitmedi. Gerçekten hepimizin morali çok bozuk ve üzgünüz.. Umarım gerçekten ülkece ve dünyaca güzel günler bizleri bekliyordur..
O gün açılış için benden cheesecake yapmamı istediler.. ben büyük mermer tezgahın bana getirdiği mutluluk, heves ve keyifle , tek kişilik mini cheesecake'leri ortaya çıkardım. Havaların soğuması ile benim portakala olan ilgim ve sevgim artar..bu sebeple yazın çok kullandığım frambuaz, böğürtlen , çilek gibi meyveleri kullanmayıp marketlerden en kolay bulunabilecek portakala yöneldim. Yine her zaman rahatlıkla bulabileceğiniz hazır ama çok lezzetli bir kek olan büyük çikolatalı boy dankek'ini kullandım. Sonuçtan sanırım hepimiz memnun kaldık çünkü geriye hiç cheesecake kalmamıştı..
Gerekli Malzemeler ;
Tariften 30 adetten fazla çıkıyor.
Kullanılan kalıp..
- 6 paket krema peyniri ( oda sıcaklığında bekletilmiş- labne değil mutlaka krem veya krema peyniri olmalı)
- 2 adet orta boy yumurta ( oda sıcaklığında bekletilmiş)
- 2 su bardağı toz şeker
- 8 çorba kaşığı un
- 2 çorba kaşığı nişasta
- 1,5 su bardağı sıvı krema
- 1 çay kaşığı portakal aroması ( veya 1 büyük portakalın suyunu şeker oranını yarım ölçü arttırarak kullanabilirsiniz)
- 1 portakalın kabuğu
Alt taban için ;
- 3 paket kakaolu büyük boy Dankek
- 1,5 su bardağı sıvı krema
- 1 su bardağı damla çikolata veya parça çikolata
Üzeri için ;
- Soğuk jöle ( turuncu olarak renklendirilmiş)
- portakal kabuğu rendesi veya turuncu yenilebilir parıltı tozları
İlk önce alt tabanı hazırlayıp kek kağıtlarımızın içerisine yerleştirelim. Bunun için dankek'leri bir kabın içerisine ufaayıp krema ile hamur oluncaya kadar yoğuralım. Ve kekli yumuşak hamurdan ceviz büyüklüğünde toplar alıp kağıtların veya muffin kalıplarının altlarına bastırarak yerleştirelim. Üzerilerine çikolataları serpiştirelim.
Mikser yardımı ile krem peynirlerimizi iyice homojenleşip yumuşayıncaya kadar çırpalım.
Fırınımızı 180 dereceye getirip ısıtmaya başlayalım.
Yumuşamış krem peynirin üzerine şekeri ve yumurtayı ilave edip çırpmaya devam edelim. Şeker karışımın içerisinde kaybolup eriyince kremamızı ve portakal aroması veya suyumuzu ilave edip tekrar çırpalım.
Sıvı karışımın üzerine yavaş yavaş un ve nişastayı ilave edip çırpmaya devam edelim. Arzu ederseniz portakal kabuklarını da ekleyebilirsiniz.
Boza kıvamından birazcık daha sulu bir karışım elde etmemiz gerekiyor. Eğer un miktarı az gelmiş ise azar azar çorba kaşığı ile un ilave edebilirsiniz veya karışımınız yoğun oldu ise azar azar krema ekleyerek sulandırabilirsiniz.
İstenilen kıvama gelince hazırladığımız kekli kağıtlarımızın üzerine cheesecake karışımımızı ilave edelim. Ve önceden ısıttığımız fırınımızda cheesecake'lerin çevreleri hafif kızarana kadar pişirelim.
Piştikten sonra tezgahın üzerinde bekletelim ve en az 1 gece cheesecake'lerimizi buzdolabında veya serin bir yerde bekletelim.
İyi bekletişmiş bir cheesecake'in tadına doyum olmaz, bu yüzden acele etmeden bekleyerek yemenizi tavsiye ederim :)
Servis yapmadan önce soğuk jöleyi turuncu gıda boyası ile renklendirip üzerilerine dökebilirsiniz. Veya portakal marmaledı ile süsleyebilirsiniz. Onlarında üzerine portakal dilimleri koyabilirsiniz veya portakal kabuğu rendesi serpiştirebilirsiniz. Veya pırıl pırıl gözükmesini isterseniz yenilebilir pullar ile süsleyebilirsiniz..
Bu cupcake'leri ise Berna hazırladı ve Zeynep Ada üzerilerine kremşanti sıkarak süsledi.. Bence çok şık ve lezzetli oldular..
Herkese sevgilerimle..
Pazartesi, Ekim 22, 2007
GEÇEN HAFTA..

Geçen bir haftada çok şey oldu ama en çok zamanımı alan ve beni heyecanlandıran pastamalzemeleri.com'un açılışı oldu.. Daha önce de yazdığım gibi Berna'ya elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım.. Sadace ben değil daha birçok arkadaşlarımız yardımcı oldu.. Bahane ile birçok kişi ile sık sık görüşebildik :) Işıl, Ufuk, Zuhal, Hilal, Esra, playhouse'un sanat öğretmeni ve Berna'nın yakın arkadaşları..herkes Berna için çalıştı ! ama itiraf ediyorum, çok eğlendik :)
Yeni dükkanın hayırlı ve uğurlu olsun arkadaşım..

Açılıştan önce herkes çok ama çok çalıştı :)

Herkesin büyük emeği olduğu büyük cupcake'lerin oluşturduğu maket pastamız ..

Bakın en çok Ufuk çalışmış, şimdi de fırçalarını eline almış vitrine cupcake resmi çiziyor :)

Bu pasta çiziminin ana hatlarını sanat öğretmenimiz yaptı ama bizleride kırmayıp serbest çalışmamıza izin verdi :) O gün gerçekten çok çok eğlenmiştim, pasta yapmak çok zevkli ama çizmekte çok çok zevkliymiş ..
Daha çok şey yaşadık, açılış çok güzel geçti, yeni dostlarla tanıştık, yazıştıklarımızla yüzleştik..
Tekrar anlatmaya devam edeceğim..
Herkese sevgilerimle..
Salı, Ekim 16, 2007
PASTAMALZEMELERİ.COM ARTIK GERÇEK OLDU !..

Öncelikle herkesin geçmiş bayramını kutlarım ve bayramın hepimize mutluluk, huzur, sağlık, neşe ve çikolata tadında lezzetler getirmesini dilerim :)
Bayramdan hemen sonra ki , bu hafta içerisinde birden yine bir tatlı yoğunluğun içerisinde buldum kendimi..Sebebi ise sevgili arkadaşımın Berna'nın e-ticaret sitesi olan pastamalzemeleri.com'un gerçek hayata, yeni bir dükkana kavuşuyor olması .. Şu an dükkan açıldı ve biz Berna ile içerisinde yoğun olarak çalışıyoruz, çünkü 20 Ekim , yani bu Cumartesi günü açılışını yapacak.. Bende elimden geldiğince kendisine yardımcı olmaya çalışıyorum.
20 EKİM Cumartesi günü , saat 14:00-17:00 saatleri arasında küçük bir kutlamalı açılış gerçekleşecek..Biz oradayız, herkesi bekleriz..
Ulaşım için..
Herkese sevgilerimle..
Salı, Ekim 09, 2007
ÇİKOLATA İLE İLGİLİ BİLGİLER..

Ramazan ayı bitmek üzere, bu da demek oluyor ki bayram yaklaşıyor :) Birçoğumuz evimizde kendi ellerimizle sevdiklerimize çikolata yapmak isteyebiliriz, gelen misafirlerimize "bunu kendim hazırladım" gururuyla çikolata ikram etmek isteyebiliriz veya kapıya gelen küçük konuklarımıza yine kendi ellerimizde hazırladığımız truff'lardan veya saplı kurabiyelerden hediye edebiliriz .. yaratıcılık bizim elimizde !
Bende bana gelen sorulardan yola çıkarak kısaca çikolata yapımı ile ilgili bilgilerimi sizlerle paylaşmak istedim , bylece sizde kendi çikolatalarınızı kendiniz yaratabilirsiniz..
Gerekli malzemeler ;
- Çikolata kalıpları , veya en mini boy silikon kalıplar
- Kuvertür çikolatalar ( bitter ,sütlü veya fildişi)
- çikolata için ayrı kesme tahtası ve bıçağı
- benmari için su kaynatma için herhangi bir cevze ve üzerine yerleştirmek için ısıya dayanıklı kap
- saf alkol ve az pamuk ( kalıpları temizlemek için)
- çikolataların içerisine arzunuza göre katmak için file badem, antep fıstığı veya fındık çeşitleri ve belki kuru üzüm ( fındık ve üzüm inanılmaz yakışıyor)
Çikolata yapabilmemiz için öncelikle kuvertür çikolatalarımızı eritmemiz gerekiyor. Bunun için çikolata kesimi için ayrı tutmanız gereken bir kesme tahtası üzerinde büyük bir bıçak yardımıyla çikolatalarınızı küçük küçük kesiniz. Böylece eritirken çok rahat edecek ve kısa sürede tamamiyle birbirine karışırak erimiş bir çikolatanız olacaktır.
http://pastaci.blogspot.com/2006/10/ikolata-ile-alimak-sacher-aama-1.html
yukarıdaki linkten benmari aşamalarını görebilirsiniz..
Benmarinin özelliği, çikolatanın suya değmeden , kaynayan suyun üzerinde buhar yardımıyla eritme işlemini başka bir kabın içerisinde yapabilmektir. (yukarıdaki linkten detaylı fotoğrafı görebilirsiniz)
Çikolata yaparken dikkat etmemiz gereken, suyu kaynamaya yakın ateşten almamız ve suyun buharı 40-45 derece iken , çikolatayı çok fazla ısıtmadan karıştırarak eritmemizdir. Eğer çikolatayı devamlı kaynayan bir suyun buharında eritirsek, bu suyun derecesinin devamlı arttığı bir buharda çikolata eritmek demektir, buda çikolatanın kimyasını bozacaktır ve çikolatalarımız donduktan sonra her yeri beyaz beyaz olacaktır( yağları yüzeye çıkacaktır)
Veya yukarıdaki gibi çikolatayı benmaride erittiken sonra özellikle bitterin içerisini çok az ( 1 tatlı kaşığı kadar) tereyağı ilave ederseniz, çok parlak ve beyazlaşmayan çikolatalarınız olacaktır.
Kalıplar ; eğer kalıp ile çalışmak isterseniz, öncelikle çikolata kalıplarınızı bir parça pamuğa çok az süreceğiniz saf alkol ile temizlemeniz gerekmektedir. Ve alkol uçması için çok az bekletmeniz. Temiz kalıplarımıza erittip 10-15 dakika soğuttuğumuz çikolatalarımızı küçük bir çay kaşığı ile veya sıkma torbası ile doldurabiliriz. Üzerilerini düzgünleştirmek için kalıpları sağa sola hafifce havaya kaldırmadan sallamanız yeterlidir..
Kalıplarımızı 15-18 dereceyi geçmeyecek kuru bir ortamda donmaları için bekletmemiz gerekmektedir. Çikolatalar donduktan sonra dikaktlice kalıplarımızı ters çevirerek , hafif tezgaha vurarak çıkartmamız gerekecektir, zaten iyice dondukları zaman kendilerinden parça parça çıkacaklardır.
Hazırladığımız çikolataların pırıl pırıl kalmasını istiyorsak, kesinlikle buzdolabında saklamamamız gerekmektedir. Yine çok sıcak olmayan oda şartlarında kısa sürede tüketmek şartıyla saklamamız gerekmektedir. ( tüm bayram süresi yeterlidr) Eğer dolaba koyup çıkartırsak değişen ısı şartları çikolataların terlemesine ve beyazlaşmasına neden olacaktır.

Geçmiş çikolata tarifleri ;
Tüm dosyalar..
Herkese sevgilerimle..
Salı, Ekim 02, 2007
ANNEMİN DOĞUM GÜNÜ PASTASI..

Pandispanyasının tarifi benim tasarımlarına hayran olduğum Peggy Porschen'a ait.. Bu pandispanya son bir ay içerisinde çok severek yaptığım ve kullandığım bir tarif, özellikle büyük boy pastalar için çok ideal.
Tarifi geçen hafta canım arkadaşım Ufuk'ta tatlı Boramız için yapmıştı , hemen ondan yapılışını kopyalıyorum.. Ben tarifin yarısını uyguladım çünkü tarifteki ölçüler büyük bir dikdörtgen kalıp için daha uygun. Ben anneme 18 cm çapında yuvarlak bir kalıba uyguladım.
Gerekli Malzemeler;
- 400 gr oda sıcaklığında tereyağı,
- 400 gr şeker,
- 8 adet orta boy yumurta (oda ısısında bekletilmiş)
- 300 gr un,
- 100 gr kakao,
- 100 gr bitter çikolata.
Hazırlanışı;
1. Yumurtaları iki misline çıkıncaya kadar çırpın.
2.Oda sıcaklığındaki tereyağı ve şekeri krema kıvamına gelinceye kadar çırpın.
3.Toz malzemeleri bir kabın içine beraber eleyin. Bitter çikolatayı benmari usulü eritin.
4.Tereyağlı karışıma önce yumurtayı, sırasıyla çikolata ve toz malzemeleri katıp iyice karıştırın.
5.yağlı kağıt serili tepsiye kek karışımını dökün. Oldukça katı bir karışım elde edeceğiniz için yüzeyini spatula ile düzeltin.
6.Önceden 200 derecede ısıttığınız fırında 20 dakika pişirin .
Ya da benim gibi daha küçük bir kalıpta pişiriyorsanız dereceyi 180'e indirerek pişirin..
Kreması ;
- 1 paket labne peyniri ( oda ısısında bekletilmiş)
- 150 gr bitter veya sütlü çikolata ( ben 50 gr bitter ile 50 gr sütlü çikolatayı bilirlikte kullandım)
- 3-4 çorba kaşığı sıvı krema
Çikolatayı benmaride eritelim. Labne ile erittiğimiz çikolataları birlikte çırpalım. Katılaşınca içerisine çok az kremamızı ilave edelim ve tekrar çırpalım. Kremamız kullanımıza hazırdır..
Pandispanyayı bir gün veya bir gece önceden hazırlamanızı tavsiye ederim.1 su bardağı tozşekeri 1 su bardağı su ile kaynatarak şurup hazırlayalım ve bekletelim.
Pandispanyamızı levye yardımıyla üçe bölelim. Her katı fırça yardımıyla şurubumuz ile ıslatalım. Katların arasına hazırladığımız kremayı sıkalım. Ben ayrıca taze çilek ekledim çünkü annem çilekli ve çikolatalı pastaları çok seviyor, size de denemenizi tavsiye ederim. Çilek dışında frambuaz, muz, krokan doğru seçimler olabilir..
Katları yerleştirip etrafını spatula yardımıyla krema ile sıvayalım. Elimize birparça bitter kuvertür alıp meyve soyacağı ile diklemesine keselim. Böylece çikolata parçacıklarımız olacaktır. Bu parçaları pastamızın çevresine elimiz yardımıyla dikkatlice yapıştıralım.
Ve 10-15 dakika beklemesi için buzdolabına kaldıralım.
Ben üzerini tek lokmalık atıştırmalıklar ve jöle ile karıştırdığım taze çilekler ile süsledim. Artık gerisi sizin yaratıcılığınıza kalıyor. İsterseniz üzerine 10-15 adet truftan bir tepecik oluşturabilir ve truffların üzerine çikolata sosu dökebilirsiniz. İnanın bu görüntü de çok hoş olacaktır.
Bu enfes ve şık peçetelikler ise sevgili Belma Hanım'a ait.. Mart ayından beri e-posta ile yazışıyor ve telefon ile konuşuyorduk ve ben kendilerine iki defa pasta yapma şansına sahip oldum :) En son Cumartesi günü yüz yüze gelebildik ve bana bu çok sevdiğim peçetelikler hediye etti.. Ben renklerini ve tasarımını gerçekten çok beğendim.. kendisine sonsuz başarılar diliyorum.. ( bu arada Yağmur içinde çok şık bir CD çantalık yapmış ama onun fotoğrafını Yağmurdan dolayı çekemedim )
Şu dönem diğer çok sevdiklerim ..
Herkese sevgilerimle..